• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.88)
the godfather - francis ford coppola
sicilya'dan göç eden corleone ailesi, amerika'da yerleşme çabalarını sürdürürken kendilerine kaba kuvvet kullanmaya kalkan ve yapmaya kalktıkları her işten haraç isteyen bir takım kimliği belirsiz kişilere karşı onlar da kaba kuvvet kullanmaya ve bunda da başarılı olmaya başlayınca kendilerini tahmin bile edemeyecekleri bir yaşantının içinde bulurlar. bir taraftan son derece katı örf ve aile yaşantısı diğer tarafta ise acımasızca önlerine çıkanları yok etmeye başlayan corleone ailesi bir müddet sonra amerika'nın en korkulan mafya topluluğu haline gelmiştir. kendileri her ne kadar mafya değil bir aile olduklarını söyleseler de.


  1. bu filmde bi portakal muhabbeti vardi, portakal yiyen hayatini kaybediyor tarzinda aksiyonel bir seyler. cok kere izlemis olanlara bi sormak lazim.
    abi
  2. filmi güzel ama kitabı , filminden çok daha güzel olan bir şaheser . mario puzo'nun anlatımıyla , gerek italya kültürünü , gerekse aile bağlarının önemini anlayabileceğiniz nadir eserlerden biridir .
  3. dünya sinema tarihinin en kusursuz filmi
  4. (izlediğim en baba filmdir, eheh.) yazacak o kadar şey var ki. düşüncelerimi buraya aktarırsam uzun sürecek, hem de baya. ne kadar karanlık atmosfer olduğunun farkındayız ama bu durum, beni, filmin içine daha bir çekti. birinci film ile ikinci film hayatımda izlediğim en iyi birkaç filmden. bir kavramdan bahsetmek isterim ki saygı, saygı, saygı, aile (bunun yanında seksist içerikli konuşmalar çok fazla, diğer filmlerde takılırım bu duruma ama the godfather'da, who cares? demek istiyorum). klişe de olsa bir alıntı yapacağım: a "man who doesn't spend time with his family can never be a real man" (ailesiyle vakit geçirmeyen bir erkek asla gerçek bir erkek sayılmaz).

    not: pek fazla ingilizce kullandım, harmanlayınca hoş olmuyor, kusura bakmayın youserlar.
  5. bilinen yönleriyle sinema tarihinin hemen hemen en iyi filmi. birde bilinmeyen yönleri olan film.

    filmin yönetmeni coppola "don corleone" rolü için dönemin en iyi aktörlerinden olan marlon brando'ya teklif götürdü. marlon brando bu teklifi kabul etti. fakat filmin yapımcıları bu fikre sıcak bakmadılar. don corleone rolü için yapımcıların kafasındaki isim orson welles'tir.

    ancak godfather kitabının yazarı mario puzzo'da rol için marlon brando'yu uygun görüyordu. bunun üzerine marlon brando'ya şu mektubu yazdı;

    ''godfather isimli bir kitap yazdım. başarılı oldu gibi görünüyor. kitabın filminde baba rolüne en uygun kişi sen olduğunu düşünüyorum. rolün gerektirdiği sessiz, güç ve ironiye sahipsin. kitabı okumanı ve tüm gücünle de rolünü almanı istiyorum. senin gerçekten bu rolde mükemmel olacağını düşünüyorum. sanatını çok taktir ettiğimi de söylememe gerek yok sanırım.
    mektubun orjinali: http://newsimg.bbc.co.uk/media/images/41090000/jpg/_41090543_brando1_bodyap.jpg

    mario puzzo'nun bu mektubune rağmen, marlon brando, yapımcıların kendisini reddettiği gerekçisiyle rolü kabul etmez. buna karşılık coppola, usta aktörü filmin deneme çekiminde oynamasına ikna eder. brando, deneme çekimindeki bu görüntüsüyle rolü alır.
    o ilk deneme çekimi: https://www.youtube.com/watch?t=61&v=MmejaHqqgOw

    aynı zamanda yapımcılar, coppola'nun seçtiği diğer aktörlere de olumsuz yaklaşım sergilediler. özellikle michael corleone rolü için coppola al pacino'yu düşündüğünü söyleyince, yapımcılar çok büyük tepki gösterdi. rol için al pacino'nun yerine "sony corleone" rolü için seçilen james caan'ın deneme çekimi yapmasını istediler. coppola çaresiz bu çekimi yaptı.
    işte o çekim: https://www.youtube.com/watch?v=BqZKpkXBhzk

    filmde al pacino'ya rol verilmesini istemeyen yapımcılar, "sony corleone" rolü için robert de niro'yu düşündüler ve onunlada bir deneme çekimi yaptılar.
    burada da o çekimi izleyelim: https://www.youtube.com/watch?v=4tdgBlZc8Wc
    ancak tüm bu yaşanılanlara rağmen, coppola kararlılık örneği göstererek oyuncu ve rol seçimi konusunda yapımcıları ikna etti ve belkide faciaya dönüşebilecek film, coppola'nın kararlılığıyla o sevdiğimiz halini almış oldu.

    ayrıca filmdi bir portakal olayı vardır ki gizemi hala çözülememiştir. seride portakal ile haşır neşir olan her karakter ölmektedir.

    !---- spoiler ----!

    vito corleone manavdan portakal alırken tetikçileri fark eder. kaçmaya çalışırken portakallar yere dökülür. portakalların elinden gitmesi, ondan uzaklaşması, bir saldırıya uğrayacağını fakat sonunda kurtulacağını haber vermektedir.

    the godfather part3'te michael corleone babalar meclisinde otururken masa birden sarsılmaya baslar. michael'in önündeki portakal sarsıntıyla yere düşer, michael portakalın yuvarlanarak kendinden uzaklaşmasını izlerken, tepeden kurşunlar yağmaya başlar. portakal, michael`dan uzaklaşmıştır, michael saldırıdan kurtulmuştur.

    vito corleone torunuyla oynarken ölmüştür. ölmeden önceki hareketi de ağzına portakal kabuğu yerleştirmek olmuştur.
    part3'te michael'in düşüp ölmeden önceki görüntüsü incelendiğinde elinde tuttuğu portakal fark edilecektir.
    babalar meclisinde önüne portakal konan babalar öldürülür.
    part2'de michael`a portakal ikram edilir, fakat almaz. o gece saldırıya uğrar lakin ölmez.
    part2'de fanucci öldürülmeden önce eline portakal alır. bu üçlemede portakalla bir şekilde ilişki kurup öldürülen daha nice kişi vardır.


    !---- spoiler ----!
  6. ben bu filmi izleyeyeyim diyip 1 saat sonra kapattım. çok sakin, çok gereksiz konuşmaları olan bir film gibi idi. böyle sıkıldım, baydı. yeter nidalarıyla kendimi atabilirdim.