1. bir gün rüyalarda yaşayan^:rüyalar ülkesi^ bir adam varmış. bu adam gitmiş, new york'un beşinci caddesinde minnacık bi tükkan açmış.^:hı hı^ sonra gel zaman git zaman o iki metrekare tükkanda kahve satmaya başlamış.. ama sonra günlerden bir gün böyle gitmeyeceğine karar vermiş.^:kiralar arttıysa demek^ kararı; yeni egzotik tatlar^:fil bokundan ivory^ bulup onları içirmekmiş müşterilerine..^:müşteri de üç beş zat^ sonra bizim bu oğlan başlamış dünyayı gezip gittiği her yerden kahveler toplamaya.^:her limanda bir kahve çekirdeği^ sonra yeteri kadar fil boku esanslı kahvesi olduğunu düşününce tekrar dönmüş tükkana.^:tabii dükkan aynı değil^^:bi de bakmış ne görsün?^^:dükkan kendiliğinden boy atmış^ sonra o topladığı kahveleri sata sata, sata sata ikinci minnak tükkanını açmış.^:hemen yolun karşısına elbette^^:eee rekabet kazancı arttırır^^:beşinci caddeyi hepiniz bilmez^^:böyle osmanbey gibim bi yer^ neyse efenim sonra üç, sonra dört derken, bi bakmış dünyada her zittiriboktan sokakta bile satış yapabileceği tükkanlar açmış.. nerede bir entelektüel, bi kahve-kitap düşkünü varsa bu herifin tükkana gitmeye başlamış.. ve adam en sonunda dönmüş demiş ki; istanbul bebek şubesi, los encılıs'tan sonra en güzel ikinci tükkanım demiş.^:yersen^

    işte bir başarı hikayesinin daha böylelikle...^:zonuna geldik^

    bu arada benim de en sevdiğim iced white chocolate mocha.^:naapim naapim! millet içerken bakiim mi sezercik gibi?^ :(

mesaj gönder