1. kıyıdan gözükeni demiyorum. onun tesirini herkes yaşıyor. uzun bir iskelenin ucundan görülen, gökyüzünün siyahına bulanmış, biraz dalgalı ama gecenin yorgunluğu üstünde sakinliģe uçsuz bucaksız sarılmış deniz. herhangi bir deniz değil anlayacağınız. daha anlamlı ve öncekilerine göre daha çok sözü var söyleyecek. sakinliğin içinde saklı arzuları, ona yakınlaşmaya, ona girişmeye çalışan insanlardan anlaşılmayı bekliyor. insanlar karanlık denizin iskelenin demirlerine çarpışından çıkan kibar sesi beyhude sanıyor ancak beyhudeliğin bir tek ona - insana - mahsus olduğunun farkında değil.
    karanlık denizden gelen anlatılar günlük kelimelerin, sohbetlerin arasında boğulmaktan kurtulamıyor ve ne yazık ki karanlık deniz için can kurtaran tahsis edilmemiş. muayyen olmayan, alışık olmayan şeyleri neden düşünmüyoruz acaba ? ağızdan belli kelimeler çıkmadığında sohbetler alışılmış dışında olduğunda insan ne anlatabilir değil mi ? yaşam farklılıkları kabul etmiyor. insan insanını unutuyor. karanlık denizin nidalarında bu gizli olabilir mi ? hayır. ya da belki. yani onu dinleyen olmadığı için engelleyen de yok. ama eminim dinleseler engellerdi. yanlış kelimeler bunlar. yasaklı olduğu bilinmemesi gereken yasaklı kelimeler. mesela bununla ilgili yasa var ama gizleniyor insanlardan. bir maddenin bir bendinde tek başına uygulanıyor. çünkü önceliğimiz toplumsal yapının sağlığı.