-
hikaye odur ki vakti zamanında e. hemingway arkadaşlarıyla çok kısa bir hikaye ile de hüzünlendirebileceği konusunda iddiaya girer ve hikayesi de şudur. ' for sale: baby shoes. never worn. ' 'satılık: bebek ayakkabıları. hiç giyilmemiş.'
bir hemingway olamayız ama bakalım bizlerden altı kelimelik ne hikayeler çıkacak görelim. -
youreads'te girdiği ilk entry zülfiyare dokundu. -
geri döndüğünde anahtarı evinin kapısını açmıyordu. -
kitabın fiyatına baktı, sonra yerine bıraktı. -
ben de bir fotoğraftan öylece kesildim -
boynunda morluklar vardı; sanırım ip yüzünden.
parası olduğu halde alyansını sattı; şaşırmıştım.
kaliteli ayakabbılar çıktı, biz fakir kaldık.^:ayakkabı tamircisi^
kırmızı rengi ayırt edebilseydi şimdi aramızdaydı. ^: renk körü sürücü^
koltuk değneklerimi satıyorum; alıcıya yürüyerek getireceğim.
12 ay sonra gelirim demişti babam. ^:askerlik^ -
altı kelimeydi hikayemiz. sen okumadın bile. -
ayak serçe parmağı koltuğun kenarına çarptı.
yeni giydiği çorapla ıslak yere bastı. -
altı kelimelik hikaye yazılırken mhp neredeydi? -
hep susmuştu en konuşulması gereken yerlerde.