1. beni hiçbir zaman evlat yerine koymayan kişilik.her zaman kişisel çıkarları için kullanmaya çalışan bir anne.kızının çocukluğunu,hayatını mahveden biri.böyle biri işte.
    herry
  2. hakkını ödeyemem.

    gerisi yalan da şu dünyada on numara insanlardır anneler. perde arkasında kalan ama tüm dünyayı kurtaran bir karakter gibi, hiç bir annenin hakkını ödeyemeyiz. kamu spotundan olabildiğince uzak olsun: "tüm anneleri sevin".
  3. kendisi bugün uzun bir konuşmanın ardından suratıma baktı ve "sen de benim gibi kafayı yiycen sonunda" dedi. tamam ben bu gerçeği zaten kabullenmiştim ama birden söylemeyeydi iyiydi. neyse en azından herşeye rağmen hayatımdaki en ileri görüşlü insan olduğundan sonunda ona içimi döktüm. beklenmedik şekilde direk moda girip eylem planı çıkardı. babamla 26 senelik bunaltıcı tecrübesinin sonucu olsa gerek. uzun lafın kısası, herkes gidince arkamda kalan bi o oldu yine. yarım yamalak da olsa bi o.
  4. kendisine dair saçma, abartılı, göreceli genellemelere ve hiç bitmeyen güzellemelere mâruz kaldıkça ağlamak ve duvarları yumruklamak istememe sebep olan, ayrıca bünyemde kusma hissi yaratan şey.
    kiminin travması kiminin olmazsa olması işte.
    keşke insanlar anneliğin kimseye otomatik bir iyilik, yücelik ve vicdan katmadığını, kendi annelerinin iyiliğinin temelinin karaktere dayalı olduğunu anlasa artık.
  5. karşılıklı içtiğin çay, ettiğin sıcak sohbet; bacağına kafanı koyup güvende ve mutlu olduğunu hissederek uyuduğun uyku, dünyadaki bütün güzellikleri sollar. annelerin değerini zamanında bilin, daha sonra geç kalmış olabilirsiniz.
  6. vicdan muhasebesi yapamayanlar, yüreğinde iki gıdım sevgi taşımayanlar olmasın bir zahmet dediğimdir.

    arkadaşım tamam toplum kuralları, tamam çevre baskısı diyeceksin belki daha bir çok şey de sıralayacaksın yanına; çocuk dünyaya getirme isteğinin..


    yok vicdan ve sevgi meselesi bu bildiğin. başkada bir şey değil!
    yüreğin yoksa anne olma!
    organ olarak kalp taşımaktan bahsetmiyorum burada.. içinde insanlık yok!
    içinde bir gıdım vicdan yok!
    içinde anlayış ve daha kötüsü sevgiden eser yok!
    anne olma sen, ne olur!

    seviştik, çocuk oldu kadar basit değil bu arkadaşım..
    hayatının tüm yükünün altında eziliyorsun, yapamadıklarını, bastırdıklarını, bunalmışlığını el kadar çocuktan çıkartıyorsun!

    sen ne yaparsan yap dayak yediğinde bile "anne" diye ağlayıp eteğine yapışıyor.
    bir damla canlıdan hayatının tüm hıncını çıkartıyorsun.

    hala aklıma geldikçe devreler yanıyor bende. bu anne müsvettelerine tahammülüm yok inan olsun.
    çocuğum yok. tüm çocuklar benim!
    görürsem, hiç kusura bakmasın kimse..
    karışırım da, çıkışırım da, kavga bile ederim sokağın ortasında..
    ne demek 3 yaşlarında çocuğu dövmek???
    allahım aklımı koru!!
  7. neyleyim bu dünyayı sen olmayınca
  8. 24 gun sonra ayrilacagim, bir daha ne zaman gorebilecegim bilmiyorum. cok ozleyecegim. dusuncesi bile aglatiyor..

    vaktim azaldikca gecirdigim vakit icimi daha da huzunle dolduruyor. cok fazla kavga edip birbirimizi kirmayiz ama simdi ettigimiz kucuk atismalardan sonra bile kalbim yerinden sokulecekmis gibi oluyor. onu uzdugum icin kafami yerinden sokesim geliyor. yanindan hic ayrilmak istemiyorum. suan ikimiz de yasayacagimiz ayrilik karsisinda guclu durmaya calisiyoruz ama vakit yaklastikca ben gucumu kaybediyorum sanirim. herkes annesinden ayrilacagi ilk zaman boyle hissediyordur mutlaka ya da ben asiri ana kuzusuyum. gorusecegimiz belirli bir tarih olsaydi bu kadar zor olmazdi belki ama belirsizlik daha cok icimi kanatiyor..

    simdiden boyle hissediyorsam gidince gece gunduz canim anam diye aglayacagim sanirim.

    anneler asiri sevilmelidir. bir gun birakip gitmek zorunda kalma ihtimaline karsi her gun sarilip opulup koklanmalidir. uyurken bile sevilmelidir. anne kisisini once pamuk sekere sarip sonra da afiyetle yenmelidir.

    seni asiri cok seviyorum anne.
    annem.
  9. gecen otobus duraginda otobus bekliyorum, yol kenarindan bi anne cocugunun elinden tutmus ama cocuk yol tarafinda kadin kaldirimda, öyle gidiyorlar, arabalar son surat vızır vızır... durakta bekleyen teyze iyice bi suzdukten sonra dayandığı bastonundan bana donerek : " herkes çocuk dogurur da herkes ana olamaz. " dedi. hak verdim.