-
insan içine çıkıp kendimden daha fazla delirme potansiyeli olan insanları görmek. sıra daha bana gelmez diye düşünüp rahatlatıyorum kendimi. -
"dayanılmaz olan tek şey hiç birşeyin dayanılmaz olmamasıdır."
arthur rimbaud
bu cümleyi uzgörü ile okuyup anlayabilirseniz birçok durumda yardımınıza koşacaktır. yoksulluğun, sağlık sorunlarının ve sosyal ilişkilerin yaşattığı kasıntı zorluklarda işin zihinsel boyutuna her zaman farklı bir bakış açısı getirmiştir kendi adıma. -
lal gibi davranmak -
ağzına geleni, sansürsüz koyvermek. -
delirmemek değil belki ama benim de durumu kontrol altına alabilmek için yaptığım şeyler var.
- müzikle ilgilenirim. tam anlamıyla. her türden kaliteli parçaları mümkünse kulaklık ile dinlerim. çalarım. parmaklarım uyuşana kadar. hissetmediğim an gerekirse haftalarca gitarı elime almam. müzikle reklam amaçlı ilgilenenlerden olmadım hiçbir zaman.
- insanlara iyi davranırım. hep sevimli,güleryüzlü,neşeli olmaya gayret ederim. dert dinlerim,çözüm öneririm,çözümü bulamazsam onlarla beraber üzülürüm. insanlara güleryüzlü olmak kötü bir yol,çünkü neredeyse hiçbir zaman takdir görmez. hatta ben hiç görmedim.
- çözüm odaklı olurum,başıma olumsuz bir olay geldiğinde kabullenerek çözüm ararım. şikayet etmemeye çalışırım.
- en büyük hayalim içki bulunan bir evde yaşamak,kendime bir köpek yavrusu alarak geçinip gitmek. gerçekdışı hayallere kapılmam,istesem de olacağını sanmıyorum.
- araştırırım. sorarım. bu böyle ama neden böyle? o beş para etmez öğretmenlerin dediği gibi " çünkü formülü böyle " değil. neden bu şekilde? bunu çekinmeden her zaman sormalısınız,sormayan insanlar bildiğinden değil sormak akıllarına gelmediği için sormuyorlar. steve jobs'ın dediği gibi " kuralları koyanlar sizden akıllı değiller. "
- lemmy kilmister gibi hayatınızı güzel bir şekilde yaşayarak hiçbir zaman eğilmeden mı ölmek isterdiniz? yoksa bu depresyonun sizi yenmesine izin mi vereceksiniz? 50,100sene sonra kimse adınızı bile hatırlamayacak. önemli biri değilsiniz. kısıtlı bilincinizin,yani hayatınızın keyfini çıkarmamak için önünüzde hangi engel var? ne zaman sert biri olsam bunu düşünüp yumuşarım. henüz geç olmadan güzelce eğlenmenize bakın,yıldızımızı ( güneşi kast ediyorum ) severek güne başlayın,mavi gökyüzünü inceleyin. bunu küçükken yapardınız,ancak zamanla bu güzel şeylerin farkındalığını maalesef yitiriyoruz.
- bir de,basit biri gibiymiş gibi davranırım. insanlar iç dünyamı öğrenirse sürekli bana sorunlarımı hatırlatacaklar çünkü. size çok yakın olmayan birine kendinizi açmayın.
ve son olarak,lütfen yalnız olmadığınızı hatırlayın. kesinlikle yalnız değilsiniz. -
beynin içindeki sesi duymayacak kadar çok konuşmak.
yolda karşılaştığım insanlarla, marketten sigara alırken, manavın önünden geçerken, toplu taşımadaki yaşlı teyzelerle, sokakta oyun oynayan çocuklarla, en yakınlarımı arayarak, hiç tanımadığım insanlara bir şeyler yazarak, tanıdık-tanımadık kim varsa; delirmemek için konuşuyorum.
arada yalnız olmadığını hatırlatmak gerek bünyeye, delirmemek için. nihayetinde hepimiz bu evrene sıkışıp kalmış yaratıklarız. ve birbirimize ihtiyacımız var hayatta kalabilmek için de. -
farkındalığı olabildiğince kısmak. -
derin derin nefes alıp çocuğuna sarılmak.
ozaman daha güçlü hissediyorum -
(bkz: savunma mekanizmaları) (bkz: sigmund freud) -
kendini yollara vurup pedal cevirmek