1. karanlıkta algıda seçicilik ile bazı varlıkları gördüklerini, duyduklarını iddia edebilirler bunu cinlerin kendisini izlediğine yorumlarlar hatta cinlerin kendisini ele geçirdiğini bile iddia ederler.

    dua denen şey zihninde kendi kendine biriyle konuştuğuna inanmak ve ondan fiziki yardım, müdahele beklemektir, bu da şizofrenik gerçeklik algısıyla benzer, asıl ilginci toplumda normal karşılanması.

    müslümanların gerçeklik algısının bozuk olduğunu düşünüyorum. hepsinin değil, ama birçoğunun çünkü bunları aşırı ciddiye alanlarda doğal gerçeklik algısı bozuluyor. elbette inananlar deli değil, din kültür olduğu için normal görülüyor içindeki inançlar bunu kabul edenlerce.

    şimdi ben desem etrafımda görünmeyen, karanlıkta ortaya çıkan ışıklı, nurlu periler görüyorum. aynı şey.

    ölünce ruhun bedenden ayrılıp cennete veya cehenneme gideceğine, bazı meleklerin doğa olaylarını kontrol ettiğine inanmak, mezarlıktan geçmeye korkmak,

    çocuklar nasıl korkunç gelen hikâyelerden korkar ise bu da aynı.

    din insanları paranoyak ve saplantılı hale getirebiliyor.

    cinler, melekler, iblisler, banyoda karanlıkta ortaya çıkan varlıklar, vesvese, melekler, ruh, ahiret, mucizeler,büyü, dua, berzah, cennet, cehennem,huriler vb

    bunlar doğal gerçeklikten kökten uzaktır