kahve



  1. daha önce şu #218697 entryde içinde kahve kelimesi geçen şarkılardan kendi müzik zevkime göre 16 şarkılık bir derleme yaptığımı belirtmiş ve ilk 8' i paylaşmıştım. ikinci 8 de bugün yayınlandı sitede;

    http://www.neokur.com/h/kafein-tutkunlarina-ozel-icinde-kahve-gecen-sarkilar-bolum-2/22

    ''Her zaman kahve içecek birilerinin hayatınızda olması diliyorum ama yoksa da kahve seven bir yalnız için iyi bir kahve dükkanı, şehrin sığınağıdır. Kendi sığınağınızı bulun ve sonra da kahve ve müziğe inanıp onlara teslim olun. ''
  2. en güzeli kavrulmuş çekirdek olarak alıp evde değirmende çekip filtre olarak kullanmak olan içecek. şöyle ki, kahve çekirdeği kavrulduktan sonra üç hafta tazeliğini korurken, çekildikten sonra havayla temas edince bir gün sonra tazeliğini yitirmiş sayılıyor.
    öğütücü olarak ise bıçaklı olanlardan kaçınıp flat burr denen sistemi tercih etmek öneriliyor. hatta seramik olanlar tercih edilirse, öğütme esnasında kahve ısınmayacağı için tat ve koku değişimi de olmayacaktır.
    bildiğimiz eski usul pirinç değirmenler bile iş görüyor. farklı öğütücü almak isteyenlere fikir verebilirim.
    fiyatlar artıp, kalite düşerken çekirdek kullanmaktan asla vazgeçmeyeceğim.
  3. ilk seferde ağzının yüzünün şeklini değiştirebilen ama zamanla alışkanlığa dönen içeceklerin başında gelir
  4. kahve makinesini geçtim, french presslerin ortalama 7 tl'ye satıldığı, filtre kahvenin de 4-5 tl/100 gr gibi fiyatlardan başladığı bir dönemde hala daha 3'ü 1 arada gibi kahve türevleri satın alanları görüyorum markette, içim cız ediyor. bir de demiyorlar mı ay bunlarsız başlayamıyorum güne diye. gel de laf anlat.
  5. uğruna üç yıldır kafa yorduğum, her yıl kilolarca paketini tükettiğim, neredeyse bilinen her türlü yapım tekniğinin aletini edindiğim içecek.
    bu mecrada mükemmeli yakalamaya çalışırsanız, yanılıyorsunuz demektir. mükemmel diyorsanız, o yalnızca o ana kadar içtiklerinizin en iyisidir. zira on beş dakika arayla yaptığınız iki kahve arasında dağlar kadar fark olabilir - yapım aşamasında pek çok etmen mevcuttur; çekirdeğin tazeliği ve cinsi, öğütücü, suyun kalitesi vs. -
    kanımca kahvelerin şahı espressodur, gerisi ancak amcaoğlu olabilir.
    onzi
  6. uyku kaçırsın ama tadı çok da kötü olmasın diyenlere büyük bir bardağa 4 5 6 - artık ne kadar varsa- tatlı kaşığı nescafe üzerine bardağın yarısına gelecek şekilde kaynar su koyup karıştırmalarını, sonra ise devamını soğuk sütle tamamlamalarını öneriyorum. ne çok soğuk, ne çok sıcak bir kahve fincanımız oluyor. ayrıca çok acı da olmuyor süt sebebiyle.

    özellikle sınav dönemlerinde 5 dakikalık bir arada yapılıp tüketilebilmesiyle de güzel bir içecek.
  7. mevzu bahis türk kahvesi ise, fincanda pişirin öyle böyle güzel olmuyor!

    fincana iki çay kaşığı kahve, isteğe göre şeker ve su koyun. kısık ataşte pişirin. ilkin iyice karıştırın sonra bırakın, dokunmayın.

    deneyin, beğenmezseniz gelin ıslak odunla dövün beni.

    ek: türk kültüründe çok önemlidir.

    osmanlı dönemindeki içki yasaklarını pek çoğumuz bilir. bu yasaklar zaman zaman çok şiddetli olur, meyhaneler basılıp şarap küpleri,testiler kırılır, sarhoşlar da bir güzel dövülürdü. kimse bir damla şarap bulamazdı. böyle zamanlarda tiryakiler boza veya kahveye sarılırdı. hatta yazmışlar:

    humlar şikeste câm tehî yok vücûd-ı mey
    etdin bizi esîr-i kahve hey zamâne hey

    (küpler kırık, kadehler boş, içki mevcut değil. hey zamane bizi kahveye esir ettin!)
  8. bir bağımlılık yarattığını düşünüyorum. bir haftadır evde kahve yok, her sabah kalkınca aklıma geliyor bugün iyice bastırdı, hatta şimdi almaya gidiyorum.
    abi
  9. spordan önce içildiğinde yağ yakımını desteklediğini ve spordan sonra içildiğinde enerji verdiğini okumuştum. ama sade ve şekersiz olanı.
  10. hayatıma maalesef çok küçük yaşlarda girmiş^:çocukların kahve içmesine karşıyım^ ve beni tanımlayan birkaç şeyden biri olmuştur.
    havaların hızla soğuyup yazı özlettiği bugünlerde yaz mevsiminde bayıla bayıla tükettiğim kahvenin tarifini vermek isterim.

    1) önceden demleyip soğuttuğumuz filtre kahvemizi buzluğa koyup kahve buzları elde ediyoruz.
    2) içtiğimiz fincanın standart ölçüsü kadar kahveyi (ben hep filtre kahve kullanıyorum) çok çok az sıcak suyla demlemeye bırakıyoruz. bunu kahve makinesinden öte french pressle hazırlamak daha garanti oluyor.
    3) az suyla demlenen korkunç acı kahvemizi bardağımıza alıp üzerine soğuk su ekliyoruz.
    4) bardağın kalanını kahve küpleriyle doldurduktan sonra isteğe bağlı bir top dondurmanızı ekledikten sonra içeceğiniz hazır.

    yazın sıcak balkonunuzda güneşlenirken tadını çıkarmanız dileğiyle!