1. bi kere karşı cins demeyi bırakmak lazım kelimeler bizi ele verir, ele geçirir. "karşı" dediğimiz anda konumlanmış oluruz, bir çizgi çeker bu tarafa geçeriz, taraf oluruz, o zaman da anlamak güç olur. kadınla erkeğin doğasında pek bi karşıtlık yok, bütünleşme var, amaç birliği var.
    abi
  2. erkekseniz anlayamazsınız kadınsanız zaten o özellik doğuştan yüklü olarak geliyor diye biliyorum.
  3. bi bok anlayamazsınız efendim, ne kızlarda ne erkeklerde.. ben erkekler için konuşayım bu erkek milleti orada burada hep erkekler teklif ediyor, hep erkeklerden ilk adımı bekliyorlar, biraz da kızlar adım atsın bla bla konuşup konuşup durur. yok efendim türk kızı şöyle yok efendim böyle her şeyi biz mi yapacaz. ben bu mallığa üç kere düştüm (daha da düşmem) ilk sevgilimde gayet böyle medenice gittim hoşlandığımı sevdiğimi söyledim çıktık beyfendi resmen köpek çekti bize, ikincisi oldu (hayatımda da kimse için bu kadar sevimlilik yapmamışımdır) ne ilki, tüm adımları ben attım yürüdüm koştum (bunaltmadım sözlük) evet böyle gayet medenice koştum, çocuk resmen takmadı bile, arkadaşıma yazdı gözümün önünde (eli yüzü düzgün bir insanım sözlük) neyse sonra da yine çok hoşlandığım birisine 2 gün önce ilk adımı atmış bulundum, çocuk da hani bir adım attı, kabul etti ya da öyle göründü bilmiyorum.. ertesi gün arkadaşlarımla resmen kanki olup benim suratıma bile bakmadı (sözlük gudubet değilim, bıcır bıcır uyumlu bir insanevladıyım ben) hayır ben anlamıyorum siz ne istiyorsunuz? erkekler evet basit düşüncelidir ama bir hayvanda bile böyle bir sosyal zeka olmaz bence işi gerizekalılığa vurdurup istediğiniz boku yiyorsunuz (genelledim diye alınma sözlük) sonra gelip de noyo hoç kozlor toklof otmoyo demeyin efendim. dansta bile şöyle bir olay vardır, bir erkeğin dans teklifini reddedebilirsin ama bir kadınınki reddedilmez. ha buradan şey çıkmasın beni reddetmeyin gelin çıkalım demiyorum, insan gibi reddedin, her şeyi insan gibi yapın, konuşun edin medenice.. gavat mısınız?
  4. sizin yanınızda ne kadar durmak istediğine bakın. sevgi ve tutku vücutta mıknatıs gibi etki yapar. yanınızdan kopup gitmekte ne kadar zorlanıyor? hah işte duygular o kadar yoğun
    ya da kendinizle kıyaslayın. mesela siz onu aramaktan çekinmiyorsunuz, gurur yapmıyorsunuz çünkü ona karşı ilginiz var. o size gurur yapıyor mu ? siz yanında olmak, temas etmek istiyorsunuz; o kaçıyor mu? bunun gibi kendinizi örnek alarak da karar verebilirsiniz.
  5. bu dil boşuna yaratılmamış.
    bakmakla olmuyor her şey. tamam gözlem de çok önemli kabul. fakat davranışlar ve mimikler de bir yere kadar.
    konuşun efendim. konuşmadan insanın tam olarak ne hissettiğini nasıl anlayacaksınız? kendimden misal vereyim.
    bakın ben insanlarla çok az konuştuğum için ve kimsenin ne hissettiğini merak etmediğim için sözlükte falan takılıyorum. kafam rahat. bu demek oluyorki benim yaptığımın tam tersini yani o iletişimin ana elemanı olan dili kullanacaksınız.
  6. her sözünüzde sizi onaylıyorsa bilin ki ne hayatında ne kafasında size yer yoktur bu son görüşmemizdır. eğer yeri geldiğinde size katılıp yeri geldiğinde farklı düşünceyi savunup yeni perspektiflerden yaklaşıyorsa iletisiminiz doğru kanaldadır korkmayın. kesenlikle farklı düşündüklerini unutmayın ama önce mutlaka savas baltasi yerine baris çubuğu gösterin .
  7. ayak bileğinin dış tarafındaki çıkıntıya bakın, sivriyse sizden hoşlanmıştır, ovalse size karşı iyi duygular beslemiyordur.
  8. insan kendini anlamaktan vee yorumlamaktan çoğu zaman acizken bir başkasını anlamak çabası nedendir, niyedir? alt yazı gerektirecek şekilde iletişimsizlik içine girmeye gerek yok, kaldı ki duyguları ifade etmek ne kadar mutlu edici bir davranıştır. ama biz arabeski seviyoruz, bu da su götürmez bir gerçektir.