1. gerçek hayattan zevk almamaya başlarsınız. her şey gereksiz ve sıkıcı gelir. kafanızı kaldırıp baktığınızda aslında insanlar dertleri ilişkiler hepsi saçmadır. zorunluluktan insanlarla takılmaya kendinizi iyice soyutlama başlarsınız
    wtf
  2. bazen kitap çok sarar sizi tabiri caizse içine alır işte böyle zamanlarda uykusuzluk, boyun ağrısı, bacakların uyuşması gibi çeşitli rahatsızlıkların başınıza gelmesi olasılığı vardır.
    bir de benim gibi sabah saatlerinde okuyorsanız işe, okula geç kalma problemide yaşarsınız.
  3. şunu Demek için geç kalınmış durumdur
  4. sürekli ama sürekli hayal kurmanız. bir süre sonra gerçeklikle bağlantınız yavaş yavaş kesilebilir. her şeyin fazlası zararlı demişler.
  5. insanların kendi karakteristik yapılarından kaynaklanan sorunların kitapla sivrilebildiğini inkâr ederek bütün sorumluluğu "kitap okumaya" yıktığı sözde zararlar bütünü.

    1. pekâlâ kitap okuyan insan sosyal ilişkilerini olduğundan daha iyi bir duruma getirebilir. daha iyi cümleler kurar, insanlara bakış açısı değişir ve konuşabilecek çok daha fazla şeye sahiptir. insanların ne kadar -sözde- "sığ" olduklarının o kadar önemli olmadığını da anlayabilir. demem o ki; birkaç kitapla bu bakış açısına sahip olup "çok sığlar ya" tribine girmek hiç sağlıklı bir hareket değildir. nietzsche gibi bir adamın bile analiz etmek için kafayı sıyırdığı insanları böylesi basit bir ifadeyle silmek sığlığın ta kendisidir.

    2. kitap okuma sıklığına bağlı olarak gerçek hayatın daha yavan geldiği ve 1. maddeye malzeme olan sığ insanların gayret ve dertlerinin saçma geldiğinden dem vurulmuş. seni küresel sıkıntılara, varoluş sancılarına gömen o kitapların tek kaynağı gerçek hayattır. durumun kontrol edilememesini anlıyorum fakat bütün o cümleleri gerçeğin parıldayan bir zihin tarafından işlenerek etkileyici, yaldızlı bir ifadeye dönüştüğünü kabul etmek gerek. ve hiç bir gerçek bir diğerini gölgelememeli. liseli kardeşinizin aşk acısı, babanızın geçim kaygısı, annenizin yada ablanızın sosyal kaygısı, arkadaşlarınızın kendini kabul ettirme çabası vesaire... bunların hepsi ağzımız açık okuduğumuz bütün tespitlerin, aforizmaların ve teorilerin kaynağıdır. hayatımızdaki gerçeklerle öyle yada böyle alakalı ve benzerdir.

    sabaha kadar yazarım ama gereği yok. anlatmak istediğimi anlatabildiğimi düşünüyorum. kitap okumanın zararı falan yoktur. kişisel gelişim zırvalıkları hariç.

    edit: yazım hatası.
  6. artık kitaplarla bir olduğunuz için her biten kitapta siz de bitersiniz.gerçek hayatla olan tek bağlantınız kitaplarda anlatılan yaşamlar ve olmazsa olmaz göz problemleriniz kalır.kitap düşünceyi geliştirir ama aşırı kitap yazarın düşüncesini sizin kafanıza yerleştirir,kendiniz düşünemez olursunuz.ve tabi insanlardan kaçıp kitaplara sığınma duygusu sizi yalnızlaştırır.
  7. beyni geliştiriyor düşünmenize yol açıyor ve bu toplumda bu ülkede düşünmek hoş bir sey olarak karşılanmıyor koyun olmalısınız