1. sebebi, tüketicinin yani insanın, tüketilen şeylerin kalitesiyle birebir aynı dünya görüşüne sahip olmasıdır.

    dandik mal, onu tüketecek dandik insana ihtiyaç duyar mesela. dandik insan dandik mal üretir de diyebiliriz tabii.

    dandik dememin sebebi ise sürekli bir tüketimin olması için insanın şuursuz, malın ise kısa ömürlü olması gerekliliğinden...

    mesele yumurta mı tavuktan, yoksa tavuk mu yumurtadana dönmüş gibi görünüyor sanki. ancak insanın var oluş farkındalığı meseleyi yumurta muhabbetinin parodoksalligindan kurtarır.

    o zaman da tüketim çılgınlığına bir gerekçe bulmak gerekir, ki o da olayı birden fazla bakış açısıyla değerlendirmeyi gerektirir. falan filan işte...
  2. bana kalırsa, tüketirseniz tükenirsiniz de. (çok alacalı bulacalı bir giriş yaptım aman oyy.) karşınızdaki insanın fikrine, bilgisine, sevgisine, ilgisine bir şeyler katıp, üretmeye davet etmezseniz, olduğu gibi insanı alır tüketirseniz, kendiniz de kısa zamanda güvensizliğin, huzursuzluğun ve nevrotik kaygıların ( geçen gün yine abarta abarta yeriyorum. ) içinde tükenirsiniz. aynısını kitaplar için de düşünüyorum. yazarın fikrinin üstüne kendi fikrimi ortaya koymazsam yazarı tüketmiş gibi hissediyorum.

    üretmeyen insanların, tükettiklerinde seçici olduklarından kendilerini üstün görme sebebi nedir peki? yani dinlediği müziği, izlediği diziyi, aldığı kıyafeti kendisi seçti diye kendisi üretmiş gibi takındığı tavırları soruyorum. kendisi yapmadıktan sonra bu kadar değer vermesi neyi ifade eder?

    aslında ben başka şeylerden bahsedecektim ama biranda konuyu sündürmüşüm. bahsedeceğim şeyler az çok şurada da yazılmış.
  3. tek geliri asgari ücret olan birinin 3500-4000 liralık telefon kullanması.
  4. en somut ve en büyük örneğini şükran gününden sonraki ilk cuma, yani meşhur ismiyle black friday'de görebiliyoruz.
  5. tüketim çılgınlığı yapacak kadar param yok. olsaydı yapabilirdim belki. şimdi hiç inkar etmeyeyim.
  6. olması gerekendir. bir yat bir yalı kolay kazanılmıyor.tüketin tükettirin.