-
dna sarmallarının ucunda telomer denilen bir nevi koruyucu dna dizgilerinin, zamanla (mitoz bölünme sebebiyle) kısalmasıdır. telomer bitince hücrelerin bölünemez, bölünemezlerse de asıl onlar yaşlanır. yani hücresel boyutta yaşlanırsın. buna da en çok bölünen hücreler olan deri hücrelerinde rastlanıyor. güneş gören yerlerin hele ki... güneş onları yoruyor onlar bölünüp kendilerini tüketiyorlar. şoförlerin sol yanakları ondan daha yaşlı oluyormuş meğerse. telomer böyle bir şey işte. senin normal hücrelerinde de telomeraz denilen enzimden bulunmuyor, yani kısalan telomer yerine konmuyor hiçbir zaman. ilginçtir kanser hücrelerinde telomeraz bir demirbaş adeta. ölümsüzlük onlarda saklıdır belki de. -
ben onun kadarken, ben onun yaşlarındayken diye başlayan cümleler kurmak. -
yaşamak... -
ertesi gün iş var diye dışarı çıkmamak. yaştan bağımsız yaşlanma belirtisidir. -
biz de genç olduk cümlesini kurmaya başlamak. cümlenin içimizden geçirdiğimiz semantik eşdeğerleri ya da. çünkü ben gerçekten ilkokul çocuklarını geçtim benden 10-15 yaş ufak olan lise çocuklarını dahi anlamakta zorlanıyorum. nesil çok farklı. işte bu da semantik eşdeğerde bir cümle. yaşlandım artık, hissediyorum. -
tanıdıkların arasında ölen kişi sayısı > yaşayan kişi sayısı -
elinizde büyüyen yeğenlerin üniversiteye başlaması. -
halı sahada koşamama^:swh^ -
kucağınıza alıp oynadığınız bebeklerin liseye, üniversiteye gitmesi. -
karar verme yükümlülüğünün ve telafisi güç görünen sorumlulukların söz konusu olmaya başlaması ile göz kırpan belirtiler bütünü.
anlam arayışının, kişi kendinin bildi bileli varmış gibi hissedilmesi ile başlar yaşlılık üzerine edilen kelamlar. içinde bulunulan ve kimilerine göre modern, kimilerine göreyse postmodern olarak nitelenen zamanın beraberinde getirdiği uyuşukluk ve hevessizlik ciddi bir boyut kazanmaya çalışır. hiçbir his belirtisi yokken gün yüzüne çıkan ağlama krizleri hayatın bir neticesinin mevcut bulunduğunu anımsatır, zoruna gitmişlik hissedilir. yorgunluk ve onun lisanı dışında hiçbir şey sığmaz cümlelere.
belki de yaşlanmanın ne olduğunu hiçbir zaman bilmek istememekteyizdir.