1. reformizm. ayrıca evrimsel sosyalizm olarak nitelendirilir.

    genel maksadı ise; marksist düşüncenin proleter sınıfın gerçekleştirebileceğini katışıksız olarak betimlediği devrimin yerine kapitalist olanaklar içerisinde yavaş ve sabırla siyasi bir mücadele ile toplumsal dönüşümü gerçekleştirmektir. ilk aşamadaki proleterya diktatörlüğü hedefine yönelik şiddet, zor kullanma eğilimlerini reddeder.

    ses getirecek düzeyde ilk ortaya çıkışı eduard bernstein ile olmuştur. alman sosyal demokrat partisi’nde çalışmalar yapan bernstein, atalete bırakılan ve kendisince mucize gibi beklenen nihai sonucun değil de hareketin önemli olduğunu savunur. frankfurt okulu temsilcileri ve yapısalcı marksistler de bu revizyonist düşünceden etkilenmişlerdir.

    “devrimi unutun ve reformları kazanma mücadelesinde yoğunlaşın; çünkü öngörülemeyen ve baştan tahmin edilmesi mümkün olmayan bir süreç olarak tarihin nihai bir amacı yoktur.”

    bernstein’in marksizmin temel savlarına eleştiri getiren düşüncelerine 1899’da hannover kongresinde ortodoks marksistlerce şiddetle karşı çıkılır. marksistlere göre reformizm, kapitalistlerden alınan ufak tavizler karşısında kapitalist düzenin sınırlarında kalmaya yönelik uyuşturucu bir hareket, marksizme ihanettir.

    evrimsel sosyalizm yani siyasi literatürde zamanla sosyal demokrasi, ortanın solu kavramlarına denk gelecek bu yaklaşıma asıl ilgi yoğunlaşması ise, bernstein ve onun düşüncelerinden beslenen kuramcıların yürüttüğü savlara benzer uygulamaların ortaya çıktığı 1945 sonrası sosyal devlet anlayışının tezahürü “refah devletleri” ile olmuştur.
    ozee

mesaj gönder