1. bir adam hz. ömer (r.a.)'in yanında bir hususta şâhitlikte bulunmuştu. hz. ömer ona: "ben seni tanımıyorum, seni tanıyan birini getir" dedi.

    orada bulunanlardan birisi: "ben onu tanıyorum" deyince, hz. ömer: "nasıl bilirsin?" diye sordu. o da: emin ve âdil bir adam olarak tanıyorum" cevabını verdi.

    hz. ömer (r.a.) tekrar sordu: "gecesini gündüzünü bildiğin, yakın bir komşun mudur?" "hayır" diye cevap verdi adam.

    hz. ömer (r.a.) sormaya devam etti: "insanın takvâsını ortaya koyan, muâmelesidir. bu adam, alış'veriş yaptığın bir kimse midir?" adam tekrar "hayır" dedi.

    hz. ömer (r.a.) bu defa: "bununla, insanın ahlâkının güzel veya çirkin olduğunu anlamaya imkân veren bir yolculuk yaptın mı?" diye sordu. adam bu soruya da "hayır" cevabını verince, hz. ömer (r.a.): "sen onu tanımıyorsun" dedi ve sonra da adama dönerek: "git, seni tanıyan birini getir" buyurdu.

    ya yakın komşuluk ya alış-veriş yahut beraber yolculuk.

mesaj gönder