1. kimseyle anlaşamıyorum. oysaki öyle ketum, suratsız, bencil bir adam da değilim. aksine karşımdakini rahatsız etmeyeyim, beraber bir şeyler yapalımcı, bir sıkıntısı olsa koşan biriyim. ama olmuyor bir yerde tıkanıyor kalıyor. lafı ergen gibi kimse beni anlamıyor'a bağlamak değil ki, o yaşları çoktandır geride de bıraktım ama şunu gördüm insanın yaşı ne kadar ilerlerse ya da şöyle diyelim hayatın tecrübesini, acısını yaşarsa o da o kadar acımasızlaşıyor, bencilleşiyor.

    bir örnek vermek gerekirse ki herkesin başına gelmiştir, sevdiği adam ya da kadının kendisini terk etmesi veya aldatması sonrası kişi hemen bundan sonraki hayatına girenlere de öyle tepki vereceğini belirtiyor. çünkü kendince haklı olan gerekçeleri var, ama bilmiyor ki aşık olduğu insan da, kendisinden önceki ilişkisindeki özneydi, yani bir zincirin halkasını oluşturuyor sürekli kişi. acının da aşk kadar kutsal olduğunu, bu hayatta mutlu olmayı arzuladığın halde hüznün de bulunduğunu ve bu durumları düzeltmek için bir çaba göstermiyor, dalgaya kapılıyor.

    velhasıl böyle ince düşüncelerle hareket edeyim derken, çevrendeki insanların bunları görmeyi bırak, bir de seni ezmeye çalıştıklarını görünce, tolere düzeyin bir yere kadar gidiyor sen de bazı zaman tepkini koyuyorsun bu sefer de ben karşı tarafı kırmış oluyorum. o beni anlamadığını göremeden, ben sorumlu duruma düşüyorum. bilmiyorum nasıl olacak bu işler sözlük? zaten çevremde çok insan da kalmadı, günün çoğunluğunu kendi başına yaşayan biriyim, leon gibi işimi görüp, sütümü içip, çiçeğimi sulayıp, küçük bir kızın hayatıma girmesini bekleyeceğim, ta ki onun için ölene kadar.

mesaj gönder