1. kendini bilimle çelişen, insanların hayatlarını riske atmalarına neden olacak maddi hatalarla dolu ve onları da bunları yapmaya sevk eden maddi hatalar, bilimsel olmayan, bilimsel olarak aksi ispatlanmış gündüz sayıklamalarından farksız saçma sapan laf kalabalıkları üzerinden ifade ederek sosyal kazanımlar peşinde koşan götümle güldüğüm tiplerden biri olmak tabiatıma, fıtratıma, yapıma, pozitif dünya görüşüme ve bilim adamı kimliğime uymaz.

    ve elbette ortaya konulan saf bilimsel doneler üzerinden yediği ayarlara doymayıp yedikçe yiyen ve bunlara bilimsel cevaplar vermek yerine sonrasında yine temelsiz gündüz sayıklamalarından farksız saçma sapan laf kalabalıkları üzerinden ayarı yediği kişiye saldırarak yani ad homineme girişme zavallığına kalkışarak kendine dötle gülünmesine neden olan tiplerden biri olmak da.

    insanları sağlıkları yani en temel gereksinimleri noktasında, konusunda maddi hataları ve bir kısmı bunlarla gerekçelendirilen bir kısmı bağımsız hatalı yargı ve gerekçeleriyle hayatlarına mal olabilecek yanlışlara sevk eden sevgili youserımız “profesyonelliğin adını ukalalık koymuşlar” yani ukalasın ve “okuduğunu anlamıyorsun” şeklinde bu ortamda hiç ama hiç alışık olmadığım üzere senli benli hitap ederek ve fikrimce hakarete bile giren kendi son derece kişisel entelektüel ve yaşam birikimi eksikliğini, yetersizliğini ortaya koyan gayet öznel ve kişisel değerlendirmelerini içeren üstelik ad hominem yapan yani temelsiz, bilimsel olarak yanlış çıkarım ve yargılarını çürüttüğüm bilimsel gerekçelere karşı argüman sunmak yerine şahsıma saldırarak tartışmayı kazanma amacı güden bir mesaj atmış bana.

    neresinden tutsam cehalet ve daha da önemlisi kötü niyet olan haklı ayarı yemiş olmaktan kaynaklanan ergen refleksine yaslanan bu mesaja elbette cevabımı bana bilimin, pozitif bilimlerin emrettiği gibi vereceğim.

    elbette bu saçma sapan laf kalabalıklarına, lakırdılara bilimi feda etmeyeceğim.

    ilk olarak evet sağlık profesyoneliyim ve hayatın her alanında karşımıza çıkan vasatın vesayetiyle mücadele etmemiz gerektiğine inancım tam ve bu mücadelede ki rakiplerimizin çirkince kullandığı nietzsche’nin de yakındığı silahlarından biri olan ve şu şekilde ifade ettiği "zayıflar bizi kendi gücümüzden utanmaya zorladıkları için kazandılar." ı bir an için bile aklımızdan çıkarmamalı ve buna karşı bilime, bilimsel bilgiye dayanan gücümüzü kullanmaktan çekinmemeliyiz. nietzsche’nin yakındığı bu amaca hizmet eden “sağlık profesyoneli olmanla ukalalığı karıştırıyorsun.” ı elbette dikkate almayacağım ve bilime, pozitif bilime dayanan gücümü kullanacağım.

    mesajının devamında “teşbihte hata olmaz” demiş ki o da büyük bir eksikliği, bilgi eksikliğini, cehaleti gösteriyor çünkü o söz ondan ibaret değildir çünkü bir devamı vardır ve meşhur lafın tamamı şöyledir “teşbihte hata olmaz, çünkü hata olursa teşbih olmaz”

    yani teşbihte hata olursa o teşbih artık teşbih değildir. teşbih hatalı, bilimsel gerçekliklerle çelişiyor yani ortada hata olmayacağı söylenebilecek bir teşbih kalmamış, yok. teşbih olduğu iddia edilen sözler maddi hata, hatalar nedenli teşbih (olma) özelliğini kaybetmiş.

    ekleme: daha fazla vurmama gerek yok öldün ama daha yeni yeni ısınıyorum, meraklısıysan sabaha kadar vurmaya devam eder, vurur vurur saymam. ^:swh^

    söylemeye gerek yok ama yine de söyleyelim hadi; bilim dışı, pozitif bilimlerce aksi ispatlanmış lakırdılarla temellendirmeye çalıştığı yine bilim dışı, pozitif bilimce aksi ispatlanmış laf kalabalıklarıyla bir yapı kurmaya kalkan cahil cühelaların attığı videoları izlemeye değer olarak bulmuyorum elbette. ^:swh^

mesaj gönder