1. yolu çok zamansız kesişmiş iki insan. iki nefes. en son ne zaman bu denli tuhaf duyguyu bir arada yaşadım hatırlamıyorum. belki de suç bende. belki de hiçbir zaman olmayacak. tek bildiğim birşey var ki, gökkuşağının başı ve sonu olmadığı gibi bununda bir başı ve sonu yok. her gözlerimi yumduğum da kocaman bir aydınlık gibi karşıma çıkan o pişmanlıklar belki de uykusuzluğum bundan. evet haklıydı dost, uyku benim karakterime aykırı bir eylemdi. bu denli yorgun olmamın sebebi bu muydu? belki evet belki hayır. ve yine bildiğim birşey var ki gözlerimi karanlığa yummaktan korkarım ben. bundan daha korkunç şeyler de var elbet. eskisi gibi kanatlarımı dolduran o rüzgarı artık hissetmiyorum. sadece nefes almama, yaşamama yetiyor koca şehirdeki hava. yaşamak demişken;

    cevabı hiç bir zaman bulunamayan sorular gibi benim için bugün. kıvrak ezgileri olan bir fransız şarkısı gibi salınıyor ruhum küçük odamda. her köşesinde biraz izi var her "anı"nın çarptıkça dağılıyor, her dağıldığı da birşeyler eksiliyor. her seferinde bir insan daha kayboluyor aniden. hurriyetim uzun degil, tutsaklığım pek yakında...

    önce nefesime vuracaklar soğuk çeliği. ağır ağır tüketecek ruhumu her pişmanlığım. tek kafama takılan konu aslında esaret. eksilmekten yahut tükenmekten korkmuyorum.

    iyisimi birkaç dize ile veda edeyim.

    *

    *

    ah benim sevdasına bencil

    ama yüreğinde sağlam sevdiğim

    aklıma gelişini seveyim

    ne güzel darma duman ediyorsun beni

    nazım hikmet

    *

    *

    onun kalbi başkası için attığında

    sizinki durur.

    cemal sureya