1. kendisinin yerinde olduğum bir dönem var, 7 sene sınıf başkanı seçilmişim 8. sene ivme ters döndü yıprandığımı düşünüp koltuğu bıraktım. Koltuk gerçekten çok tehlikelidir, özvüveni tavan yaptırır; anekdot; kısa bir paragraf açayım rating düşmesin, çok çok mini özet geçicem;

    İlkokul üç'teyim mevsim sonbahar; sınıfın en güzel kızı alev, ersin'i mi sevsin hüseyin'i mi sevsin üzerinde bir oylama var. Bir kız kimi sevmeli diye sınıfa sormak kimin aklına gelmiş bilmiyorum. Alev'in hür iradesi yok mu meçhul. sınıfa adamlarımla girdim. saçım amerikan traşı adeta kuzey kore başkanı gibiyim, kimisi bu traşa amerikan traşı diyor, kimi tavuk götü, kimi ördek poposu, kimi alabulus...

    seçim ve sandığı görünce noluyor burda dedim? başkanım " alev ersinle mi flörtöz hüseyinle mi çıkcak sınıfa sorduk" . O sıra alev'e baktım.. alev sarışın masmavi gözleriyle beni bu ikisinden kurtar başkan diye yarı tebessüm beni süzüyor. Alev merak etme sen bendesin dedim. sandığıbaştan ayarlayın dedim alev'i beğeniyorum seçime ben de gircem. hüseyin denen zerzopp abi tamam senin seçime girdiğin yerde boynum kıldan ince dedi çekildi. Ersin biraz artis, ersinle oylamaya girdik ve seçimi kazandım. Aradan yıllar geçti darbeler gördüm geçirdim ancak gel zaman git zaman gücümün azaldığını hissettim ve clinton gibi makul bir dönemde bırakıp köşeme çekildim. Sandık egosunu hissederken lüzumsuz koktuk işgalini hiç anlayamadım.

    Gelelim bahçeliye bahçeli tehdit yiyor mu bilemem ama
    emsal gördüğüm irfan değirmenci hayır dedi çekildi köşesine adam hayatının en mutlu günlerini yaşıyor, adeta üzerinden bir baskı kalkmış mutlu mesut çekmiş deri ceketi kıtmış prangaları fotoğraf çok şey anlatıyor
    http://i.hizliresim.com/ZZjOqa.jpg

    dönelim devlet bahçeliye prangalar var diye bir ülkenin kaderiyle bu kadar oynanır mıydı? Çekil bir köşeye at oltanı datça'dan yer yer akyaka'ya gel, kelebekler vadisini gez, hoşgörülü ol emin ol şu durum mevcut koltuktan çok daha mutlu olacaksın.
    Tarihin yazdığını güngelir okuyacak olursan aynayabakacak kudreti kendindebulamayacaksın bay başkan...
  2. bahçeli dönem dönem rakamlarla gündeme gelir, efsane 40 yapar repliğini hepimiz biliyoruz. vaktiyle can dündar belgeselinde izlediğim bir bahçeli anısı aklıma geldi, onu paylaşayım;

    gazi üniversitesi'nde 80'li yıllarda sınıf, öğrencilerin gürültü patırtısıyla sallanırken sert görünümlü dönem hocası sn.devlet bahçeli kapıda beliriyor. içeriye kızgın bir bakış atıp kürsüye geçiyor.

    tebeşirle tahtaya kocaman bir (1) rakamı çiziyor. ‘bakın, bu kişiliktir. hayatta sahip olabileceğiniz en değerli şey’ diyor. sonra (1)’in yanına bir (0) koyuyor; ‘bu, başarıdır. başarılı bir kişilik (1)’i (10) yapar.’ bir (0) daha koyuyor. ‘bu, beceridir. (10) iken (100) olursunuz’. sıfırlar böyle uzayıp gidiyor: yetenek, disiplin, sevgi vs vs vs..... eklenen her yeni (0) ‘ın kişiliği 10 kat zenginleştirdiğini anlatıyor hoca.

    sonra eline silgiyi alıp en baştaki (1)’i siliyor. geriye bir sürü sıfır kalıyor. ve sözünü şu şekilde bitiriyor:‘kişiliğin yoksa, diğerleri bir hiçtir.