1. angus and julia stone - big jet plane.
  2. ahmet kaya'nın bir minik kız çocuğu şarkısı ilk aklıma gelen. sözleri de şu şekilde:

    ona hergün rastlardım kuyruğun bir ucunda
    bir minibüs parası sımsıkı avucunda
    uykusuna doymamış kırpışan gözleriyle
    anlarsa baktığımı başı inerdi öne
    bildiğim kadarıyla ölmüş anne-babası
    okulundan koparıp işe koymuş ablası
    ne rüyalar görürdü kim bilir yol boyunca
    hep gülümserdi yüzü ansızın uyanınca

    bir minik kız çocuğu saçları darmadağın
    yollarda yalın ayak üşür üşür üşür elleri

    meraklandım bir kaç gün durakta görmeyince
    tanıyanlar söyledi inanmadım ilk önce
    dalmış bir gün rüyaya mavi önlük içinde
    fabrika değil sanki bir okul bahçesinde
    işte o an dişliler kapmış iki elini
    böyle ödemiş yavrum rüyanın bedelini
    tebessüm donup kalmış ağzının kenarında
    soluvermiş minik kız henüz ilk baharında

    bir minik kız çocuğu bir minik kuş yüreği
    ölümün kucağında üşür üşür üşür elleri.
  3. (bkz: opeth in still life albümü)

    "albüm, köyünden dini görüşler nedeniyle sürülen bir adamın, sevdiği kız melinda'yı almak için geri dönmesi fakat sonunda iki karakterinde hayatlarının son bulmasını anlatır."
    kup
  4. julia stone'dan winter on the weekend. bir kız çocuğunun tecavüze uğrayışını, yine onun ağzından aktarıyor. karakterin özellikle babasına yaptığı, cevapsız kalan çağrılar öyle iç burkucu ve etkili ki, dinlediğiniz esnada, kızına ulaşamayan ve onu koruyamayan bir baba gibi hissetmeme ihtimaliniz çok düşük.