-
- okudum
- okuyorum
- okumak istiyorum
-
youreads puanı (6.60)
perseus jackson ( kısaca percy jackson ) birçok kez okuldan atılmış, hiperaktif, disleksik bir çocuktur. annesi sally jackson ve kendi tanımıyla kokarca gabe ile yaşamaktadır. 12 yaşında gittiği özel bir okulda(yancy akademisi) en yakın arkadaşı kıvırcık çalıdibi ile mitoloji öğretmeni bay brunner'ın onun hakkında konuştuğuna kulak misafiri olur. duyduklarına göre percy'yi bir an önce melez kampı'na gitmesi gerekmektedir. ancak percy bu konuşmadan ürker ve kıvırcık'ı otobüse binerken eker. annesi ile birlikte montauk'a gittiklerinde peşlerine bir minotor takılır. kıvırcık ise percy ve annesini melez kampı'na götürmeye çalışır. ancak melez kampı'na satirler ve yarı tanrı melezlerden başka kişi girememektedir. percy ve kıvırcık kampın sınırlarını geçerken minotor annesini yakalar ve yeraltı dünyası'na çeker. percy bu durumdan kendini suçlamaya başlar. kampta tanıştığı arkadaşı annabeth'in söylediklerine göre annesini yeraltı dünyası'ndan kurtarma şansı vardır. ancak melezler özellikler babası üç büyük tanrılar'dan olan melezler kamptan görevler harıcinde çıkamamamaktadır. percy bu yüzden babasının deniz tanrısı poseidon olduğunu öğrenince çok daha fazla üzülür. çünkü 70 sene önce bir kehanete göre yunan tanrılarından zeus, hades ve poseidon ( üç büyükler ) bir daha çocuk yapmamaya karar veriler. çünkü doğan çocuklar olağanüstü güçlere sahiptir. ancak sözlerini tutamazlar. percy daha sonradan zeus'un ilk şimşeğini çalmakla suçlandığını öğrenir. percy yanına annabeth ve kıvırcık alarak hem zeus'un şimşeğini bulup ona vereceklerdir. hem de percy'nin annesini yer altı dünyası'ndan kurtaracaklardır.
kitap özeti wikipedia'dan alınmıştır.
-
6 yıl önce okuyup çabucak bitirdiğim serinin ilk kitabı. sürükleyiciydi fakat dil, üslup bakımından belirli olgunluğa -bakın yaş demiyorum- erişmiş birinde nasıl etki bırakır bilemiyorum. o dönemlerde sonunu merak ettiğim için sabaha kadar okuduğum öylesine kitaplardan biriydi. fakat şu bir gerçek ki, mitoloji konusunda fikir sahibi yapar bu seri. kuru ezberden çok, karakterlerle duygu bağı kurdurur. zira hepsini günümüz kılığında, tavrında okuduğumu hatırlıyorum. ares'i ateşli motosikletçi olarak veriyordu yazar.
ergenliğimde pörsi pörsi diye sayıklayıp, günlük hayal kurma ihtiyacımı karşıladığım kitaptır efenim.