-
neylersin ölüm herkesin başında.
uyudun uyanamadın olacak.
kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
bir namazlık saltanatın olacak,
taht misali o musalla taşında.
~
cahit sıtkı tarancı -
ibrâhim, gönlümü put sanıp da kıran kim ? -
bir dünya malı elinden gittiyse,
üzülme buna, hiçtir o;
ve bir dünya malı geçtiyse eline,
sevinme buna, hiçtir o;
önünden geçer acılar ve zevkler,
geç dünyanın önünden, hiçtir o.
anwari soheili (gülistan - sadi önsözü) -
"hoş geldin kadınım benim, hoş geldin!
ayağını bastın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi..."
nazım hikmet ran -
"...
hayat zamanda iz bırakmaz
bir boşluğa düşersin bir boşluktan
birikip yeniden sıçramak için
elde var hüzün..."
attila ilhan- elde var hüzün -
"hissedince sana vurulduğumu
anladım ne kadar yorulduğumu
sakinleştiğimi , durulduğumu
denize dökülen bir pınar gibi"
ruhun şad olsun sabahattin ali -
"sana gitme demeyeceğim.
gene de sen bilirsin.
yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
incinirsin." -
"işte sen gülüyorsun
ve beni daha geniş bir salona almış oluyorlar"
(bkz: ah muhsin ünlü) -
"ey canevinden vurulmuş,
toz duman olmuş bacılar!
inanın oğullarınıza.
kök oldu onlar,
sade kök:
kan suratlı,
taşlar altında.
karışmadı toprağa,
dağılmış kemikçikleri.
ağızları ısırır hala,
kuru barutu;
ve demir bir okyanus gibi,
titreşirler hâlâ.
ben ölmedim, der,
yumrukları;
yukarı kalkık yumrukları,
daha."
(bkz: oğulları ölen analara türkü - pablo neruda) -
yaşamak yanı ağır bastığından.
nazım hikmet - yaşamaya dair