1. sağlık bakanlığının onay verdiği kuruluşlar tarafından ilk yardım durumlarında kullanmak üzere verilen eğitim.

    gerek sağlık personeli gerek yetkililerle yaptığım görüşmelerde bu eğitimin özellikle ortaokul ve liselerde zorunu hale getirilmesi konusunda hem fikir olduğumuzu gördüm. tıpkı ehliyetin arabayı kullanmaması gibi ilk yardım sertifikası da kimseyi kurtarmayacaktır. ilk yardım gerektiren hallerde ne yapılmayacağını bile öğrensek bu bize hayli hayli yeter ki eğitimin büyük bir kısmı bunu anlatarak geçiyor.

    sınav konusunda da bazı durumlar var; örneğin geçer not 85/100. toplam 40 sorudan 34 tane yapmış olmanız gerekiyor. teorik olarak yeter gibi gözükse de yanmış bir eli suya tutma bilgisi ile solunumu olmayan birine yapılacak ilk müdahale arasında bir ayrım olması gerekmez mi? hayati müdahalelerden altı tanesini bilmeden de bu sınavı vermiş kabul ediliyorsunuz.

    pratik uygulama sınavı ise daha bi fena. nereye baskı yaptığı belli olmayanlara cpr (kalp basısı ya da kalp masajı) müsadesi vermiş oluyorlar. bizde "bir şekilde sertifikayı al da nasıl alırsan al" anlayışı bu yüzyılda da devam ediyor. bizdeki sertifikalar sadece kağıt üzerinde iş görüyor. bunun sağlık sektöründe de böyle olması üzüntüden öte korkutucudur kanımca.

    (bkz: cpr)

    (bkz: stayin' alive - bee gees)

    (bkz: another one bites the dust - queen)