-
- bir zamanlar, burada senin gibi çalışan biri vardı. vidanjör şoförü, kalcho. görevini kötüye kullanmaktan atık yönetimi bölümü'nden kovulmuştu. evliydi fakat karısı kaltağın tekiydi.
adam acayip kıskançtı. kadın bir gün arkadaşlarıyla yemek yemeye gitmiş. kalcho onu gizlice takip etmiş. tahmin edeceğin üzere arkadaşları yerine siyah çikolata
renginde bir fırıncıyla buluşmuş. onunla yatıyormuş. fırıncı bir apartmanın giriş
katında yaşıyormuş. kalcho vidanjörü evin önüne kadar çekip hortumu camdan içeri sokmuş ve tankın tüm yükünü boşaltmış. tam 3 ton bok.sonra hemen oradan uzaklaşmış. polis pislik izlerini takip ederek onu yakalamış. araştırma raporuna göre... 2.5 ton pislik... ve yarım ton toz haline gelmiş dışkı duvarı. mobilyaları mahvetmiş. dava açılmış ve fırıncı
şahit olarak gösterilmiş. savcı şöyle sormuş:
"işten sonra biraz dinlenmek için eve geldin.kapıyı açtın ve
her taraf pislik içinde. miden bulanmadı mı, kusmadın mı?"
- "hayır, kusmadım." demiş fırıncı.
savcı sormuş ;
- "nasıl olur?"
"şöyle oluyor, savcı bey demiş.
içeride biraz pislik olsaydı kusabilirdim.
ama iki buçuk ton pislik
midenizi bile bulandırmıyor."
yani dostum, mantık basit:
bok çoğaldıkça verdiği zarar azalır.
javor gardev - zift