1. aslında basit ama benim için oldukça büyük bir mutluluk kaynağı.televizyon izlememek;
    evet son bir buçuk yıldır farkettim bunu,ama bahsettiğim şu programı izleyeyim,bunu izlemeyeyim veya tartışma programlarını,sadece spor izleyeyim değil.son bir buçuk senedir gerçekten televizyon izlemiyorum.hatta o kadar uzağım ki programların isimlerini bilmiyorum,yeni yetme ünlülerin neredeyse hiç birini tanımıyorum ve böyle çok mutluyum.
  2. nat geo wild. küçük değil aslında. büyük bir efor ve organizasyonun ürünü.
  3. kek
  4. yeni yazarların katılımı. küçük birşey mi bilemem ama ben mutlu oldum. yeni bakış açıları, yeni üsluplar...
    sözlüğe yeni bir soluk ve renk gelecek diye düşünüyorum.
    ozumm
  5. sigara içmek gerçi küçük olması sadece hacmiyle alakalı yoksa çok büyük bir şeydir
  6. patates kızartması!
  7. yağmur yağması.
  8. "devasa mutlulukları düşleyen beniâdem çocukları, düşlerinden düşmenin sancısını küçük şeylerin mutluluğu ile kendilerine yeter kılıp, sancılarını bu şekilde bastırırlar. ulaşılması meşakkatli olan mutluluklar, mücadele yitimi, râhim davranmayan yazgı ve mukadderat ülküsü altında tecrit edilip, nihayet hayalât kabul edilir. bu makbuliyet nihayet öncesi yol üstünde olan küçük şeylerin umut yeşermesidir. sevgiliye olan vustal ahyâli köpük köpük hiçlik olurken, gözlerinin derinliğini hayal etmek ise bütünün ardında bıraktığı cılız bir teselli, fakat ona giden yol üzerindeki tuvallik bir manzara mutluluk inşasının harcına benzer. esasen, insan elindekine sırt döner, uzaktakine öykünür, güzergahı üzerinde olan şeylerle kederini yumuşatır. insan küçük şeylerle mutlu olmasını umutsuzluk belasına düşmesin diye ve mutluluk arayışının hüsranla netice bulmasından talim etti. insan, oluru makbul olarak göğüslediğinde öğrenemeyeceği şey yoktur. siz kanmayın bu koşulu kendinden menkul tevazuya, zira açgözlülük hususunda insanın eline su dökecek varlık yoktur."

    eti puf ile mutlu olmak.
  9. badem ezmesi dolgulu bitter çikolatalı trüf ve bir fincan amarettolu kahve. ikisini birlikte denememiş olan gurmelere duyrulur.
  10. yeşil bir ağacın gölgesinde, ağacın dalları arasından gökyüzüne bakmak.
    (not: çocukluğum kiraz ağaçları gölgesinde geçti.)