1. kapitalizm eleştirisinde karşıt görüş olarak "o halde siz de iphone almayın" borçlanmayın deniyor. belli noktalarda doğru evet savurganlık hiçbir sistemin çözemeyeceği bir sorun.

    fakat ortada bir devlet, devletin kuralları ile yaşayan bir halk, toplanan vergi ve sağlanan sosyal haklar konusu var.

    sanki devlet yokmuş da biz usturuplu yasarsak sorunlar puf olur uçar gibi algılamak da doğru değil.

    sistem her geçen gün daha çok sermayeye hizmet etmeye başlıyor, halbuki vatandaşlık hakkı herkesin eşit sahip olduğu bir şey. somut örneği şu; eğer bir evin varsa ikincisini almak için peşinat ödeme zorunluluğun yoktur ve vade 20 yıla çıkabilir. direkt gidip alabilirsin. ama eğer evin yoksa %25 peşinat götürmen gerek, en fazla 10 yıl taksit olur.

    şimdi bu çok net ve basit kuralı koyan devlettir.neden koyuyor bunu herkese kredi verilmesin çünkü herkes ev alır sonra da ödemezler, bankalar batar. işte şimdi sosyal devlet sermayeye yüzünü tam olarak dönmüş oldu.

    basit bir kural ve olaylar şöyle gelişir, ev kredisi ödemeyen kişiler yüksek oranda kira ödeyebilir. asgari ücret ele alsak ve bir ilçede yasasak makul oran %30 olur. işte kapitalizm burada başlar. madem ev alamıyorsunuz daha yüksek kira ödemek zorunda kalırsınız. çünkü kapitalizm arz talep meselesidir ayda 1000 tl ödeyerek ev alamazsın o halde kira değeri ayda 1000 tl olur.

    devlet yasaklamasa 20 yıl vadeyle peşinatsız şekilde ev alsak onun taksitini öderiz kira öder gibi. böylece yerleşik bi hayatımız olur ve bütçemizi ona göre ayarlarız. fakat hem kira ödeyip hem de peşinat biriktirmek imkansız gibi bir şey oluyor. kimse ev alamayınca herkes kirada oturmak istiyor, herkes kirada oturmak isteyince kiralar sürekli yükseliyor, kiralar yükseldikçe evlerin değeri dolayısıyla peşinat tutarı da artıyor ve pesinat biriktirmek imkansız hale geliyor.

    sonra ne oluyor? tek maaşla ev geçindirmek imkansız hale geliyor. bu sefer bütün kadınlar sisteme işçi memur olarak entegre ediliyor. başaran iyi bi maaşla işe giriyor 10 yıl içinde karı koca peşinat olayını çözüyor basaramayan ömür billah ailecek işçi kalıyor, hizmetçilik tabiri caizse kölelik yapıyor.

    şimdi madem serbest piyasa o zaman devletimiz bi zahmet bu yasağı kaldırsın, mortgage sistemini serbest bıraksın, isteyen gidip kira öder gibi ev alsın.

    kaldı ki bu sadece bir örnektir. bunun baska boyutları da var. mesela nakliye ücretini kara dönüştürmek için bütün şirketler istanbul çevresine kurulur. herkes istanbul'a gelir ve evler daha küçük ve sıkışık olur. huzurlu ev hayallere taşınır ve mutluluk evde değil eşyada aranır. halbuki o arsalar fabrikatörlere peşkeş çekilmezse hem anadoluda iş imkanı artardı hem de insanlar genis genis otururdu. bu da başka örnek.

    devletimiz o kadar da masum değil, kapitalizm o kadar da serbest piyasa değil. haklarımız dolaylı yollardan gasp ediliyor. mesele de bu zaten. ödediğimiz vergiler(bizden zorla alınan vergiler) bize eğitim, sağlık, barınma, güvenlik olarak yeterince geri dönmüyor, eksik gedik bir sosyal devlet var ve sizi sermayenin kucağına atıyor. hepi topu bir adet ev satın alıp içine oturmanın önünde bu kadar fazla engel olması size de tuhaf gelmiyor mu?
    abi

mesaj gönder