• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (7.47)
ayla - can ulkay
film, kore savaşı'nda yaşanan gerçek ve çok dramatik bir hikayeyi beyazperdeye taşıyacak. 1950 yılında savaşta yer alan süleyman astsubay savaş meydanında küçük bir kız bulur. 5 yaşındaki bu koreli kız yetimdir ve nereye gideceğini bilmemektedir. astsubay kızı yanına alır ve ayla ismini verir. birliğin neşesi haline gelen ayla ile astsubay kısa sürede baba-kız gibi olurlar. ancak 15 ay sonunda birliğin türkiye'ye geri dönme kararı çıkar. ayla'yı bırakıp dönmek istemeyen süleyman astsubay her yolu denese de kore kanunlarını aşamaz. küçük kızı geride bırakmak zorunda kalan süleyman ve yetimlere uygulanan sisteme dahil olarak yetimhaneye verilecek olan ayla son vedalarında tekrar bir araya gelmeye söz verirler. yıllar ikiliyi yeniden buluşturacak mıdır?... (beyaz perde)
  1. bu yazıyı okuyunca aklıma bu film geldi direk.

    konu okur-yazarlık sınavı
    ""
    ...
    yıllardan beri devam eden bir uygulamadır bu. dönem dönem halk eğitim merkezlerinde bu tarz kurslar olur ve günümüzde ilkokul diploması sembolik bir kağıt parçasından ötesi değildir.

    rahmetli babam ilkokul 4.sınıftayken dedem vefat ettiği için okulu bırakmak zorunda kalmış ve tek başına ailenin yükünü sırtlamış.

    20 yaşında askere gitmiş ve belki dünyayı görebileceği tek fırsat olduğu için gönüllü olarak kore’ye gönderilen barış gücü birliğine katılmış.
    1,5 aylık gemi yolculuğu sırasında sol kulak zarı patlamış ve kore’de amerikan birliğinde ameliyat olmuş, 6 ay amerikalıların arasında kalmış ve orada amerikan askerlerinden ingilizce öğrenmiş.

    20 yılımı bu memleketin okullarında geçirdim daha babam kadar çok kitap okuyan birine rastlamadım. dünya klasiklerinden divan edebiyatına kadar eline ne geçerse okurdu.

    vatan sevgisini, atatürk sevgisini ben babamdan öğrendim. bu adam 60 yaşına kadar diplomasız yaşadı en sonunda halk eğitimin açtığı sınava girerek ilkokul diplomasını aldı.

    babamın o diplomayı aldığı gün göz bebeklerine oturan sevinci ben son nefesime kadar unutamam.

    zaten 5 yıl sonra da vefat etti.

    illa bir şeyleri eleştirecekseniz köprü zamlarını eleştirin. hayatlarını hiç bilmediğiniz insanların küçük sembolik mutluluklarından çekin elinizi.""

mesaj gönder