1. herkese selam, sana hasret.
  2. yıllardır yankısız aynalara
    düşmekten aşındı yüzümün çizgileri
    sesim yitirdi sevincini
    örselendi dilimin inceliği
    yanlış yüreklere söz düşürmekten.

    (bkz: konuş çocuğum-şükrü erbaş)
  3. alkol
  4. hubot
  5. önce onlardan çok iyi yüz gördüm.
    beni elimden tutar belliyordum.
    ona, sinan'a -bizi kov- dedim.
    onun kovduğu bizi ödeyecekti.
    onun gözünde kovulmuş olacaktık ama, biz kendimizi kutsanmış belleyecektik.
    o, sinan bizi kovmadı.
    insanların adaletini, yani öcü, aramaya başvurdu.
    bizi yakaladılar.
    yani gülbeyaz'ı ve beni, beni. akçaburgazlı yekta'yı, otuzunda.
    yargıçların katına diktiler umudum nerdedir.
    bizim inanarak ettiğimizi yerlere çaldılar, ululuğu nerdedir.
    biz onu bulmuştuk, tükürdüler.
    bizi kirlettiler, yazıklar oldu bize.
    benim donumu ve gülbeyaz'ın donunu
    ve yattığımız yatağın örtüsünü
    yüreksiz kişilere gösterip onları güldürdüler.
    halbuki biz o örtülerde yatarken,
    aklımız en ulu yerlerdeydi gücümüz.

    turgut uyar - akçaburgazlı yekta'nın mahkeme kararını aldığında söylediği mezmurdur
  6. ne içindeyim zamanın,
    ne de büsbütün dışında;
    yekpare, geniş bir anın
    parçalanmaz akışında.
    (bkz: ahmet hamdi tanpınar)
    eno
  7. sana gitme demeyeceğim
    üşüyorsun ceketimi al
    günün en güzel saatleri bunlar
    yanımda kal

    (bkz: özdemir asaf -lavinia)
  8. o, mavi gözlü bir devdi,
    minnacık bir kadın sevdi.
    mini minnacıktı kadın,
    rahata açıktı kadın,
    yoruldu devin büyük yolunda.
    ve elveda!deyip mavi gözlü deve,
    girdi zengin bir cücenin kolunda
    bahçesinde ebruliii
    hanımeli
    açan eve.
    (bkz: mavi gözlü dev-nazım hikmet)
    bubba