1. üstün dökmen bir söyleşisinde, "koskoca neptün'ün işi gücü yok ebeniz dururken size çekim kuvveti mi uygulayacak siz doğarken?" şeklinde bir beyan vermişti...
    o da astrolojinin bir palavra olduğunu, astronominin adını lekelediğini düşünüyordu...

    ne bileyim, öyle beynimize yerleştirdiler diye midir nedir kendimi hep oğlak gibi hissettim...

    ama sırf yengeç diye biriyle muhabbeti kesmedim, ya da ikizler diye kan kardeş olmadım...

    mevzu burçlarda değil kişinin kendisinde ki bu memleket, çevre, sosyal statü vb. için geçerli...

    mesela, kişi sırf ankaralı ve çankaya'da oturan bir iş adamı diye düzgündür diyemezsiniz ya da zeytinburnu'nda oturan, karslı tekstil işçisi kişi bu adamdan daha aşağıda değildir... ya da daha yukarıda...

    kişilik, karakter önemli şey...
  2. "yıldızlara iki şekilde bakılabilir: ya oldukları şekilde, ya da olmalarını dilediğimiz şekilde."
  3. ikizler burcuymuşum. korkuyorum bakmaya. adi, ikiyüzlü, şerefsiz filan demeye başlıyorlar. astrologların nesi var anlamadım. bari, istisnalar olabilir, desinler. o da yok. saçlarını kirpi gibi dikmiş bildiğin sövüyor manyak karı.

    doğru tespit. yalan hep.
    yok
  4. eğlence olsun diye astroloji yazılarını okumam. burç yorumlarına güler geçerim. ama birini tanıdım, insanların yüzünden hangi burç olduklarını tahmin ediyordu ve yanılmıyordu. bir kitapta her burca ait belli hatların olduğunu okumuştum. hadi insanların yüz hatlarından burçlarını tahmin ediyor buna uğraşmış, çalışmış.
    daha ilginç olanı sanatçıların garip huylarından konuşulan bir ortamda aşırı titiz, aşırı hassas olan bir edebiyatçıdan ve tuhaflıklarından bahsediliyordu. bu arkadaş bir sessizlik anında çünkü o bir koç burcu dedi. biri de bunu bilemezsin dedi. edebiyat kitaplarından şairin doğum yılına bakıldı ve şair gerçekten koç burcu çıktı.
    neyse bütün bunlardan kafamda hasıl olan sonuç şu: şöyle şöyle huylu; şöyle şöyle özellikleri olan biri var deyince burcunu yüzde yüz doğru tahmin etsen ne olur? bu ne işe yarar neyi çözer?
    altı yaz, altı güz çalışıp bezelyeleri iğneye geçiren adama padişahın attığı dayak gibi dayak atmak gerek bence.
    çocuğum bilmem ne burcunda doğmasın diye sezaryen olanlar varmış. hadi buyrun!
    kime ne faydası var astrolojinin diye düşünmek gerekmez mi?
  5. öncelikle astrolojiye inanmıyorum.

    fakat "astroloji ve burçlar yalanı" da diyemem. çünkü bilim dediğimiz şey algı ve gözlem yeteneğimizin bütünüdür (sözlükte bir yazar buna benzer bir entry girmişti güzel sözü için teşekkür ederim) ve algılayamadığımız şeylerin olmadığını kesin olarak söyleyemeyiz. kısaca bir şeye var demek için olduğunu, yok demek için olmadığını kanıtlamak gerektiğini düşünüyorum. evrende çözemediğimiz bilimum şey varken de astrolojiye bu kadar çabuk yalan demenin yanlış olduğunu düşünüyorum. belki bizim bilmediğimiz bir şekilde, bizim düşünmediğimiz bir yönüyle etkisi olabilir.
  6. gunluk yorumlar banada anlamsiz geliyor.lakin burclarimizin karakterimizi etkiledigini dusunuyorum.
    edit:neden bu kadar zulfiyarenize dokundu ?
  7. bir boğanın inadını, gücünü kudretini, sevgisini, sezgi ve zekasıyla birlikte öfkesini asla ama aslaa hafife almayın derim.ha istiyorsanız inanmayın tabi.
  8. Burada anlatılanlar okumaya değer.