-
hakkında uzun uzun yazmayı planladığım türk dilinin büyük şairi.
tam 40 yıl önce bugün 19 kasım 1981'de, 61 yaşında, ankara'da, yeğeninin evinde ölmüş. kendi evi bile olamamış hayatı boyunca. çok ağır işkenceler görmüş yaşadığı dönemin iktidarının zihniyetiyle ters düşünce. pek çok eseri o baskı ve zulüm görürken kaybolmuş gitmiş.
söylenecek hem çok şey var, hem de hiçbir şey.
bu halk için, inandığın değerler için, en zorlu koşullarda yaşayıp (aslında yaşayamayıp) ölmeye değer mi, bilmiyorum, artık emin değilim.
bıraktıkları onu hala yaşatıyor. iyi ki, iyi ki.
"adı, haritalarda bile bulunmayan
bir köyündenim anadolu'nun.
güzel şeylere hasrettir memleketim,
güzel şeylere hasret bu dünya.
yıllardır, kanda ve ateşte mısralarım...
memleket şarkıları kadar acılar çektim"
"kardeş, kardeş!
alkış tutan ellerini kesmedim,
tanklarımla tarhlarını ezmedim.
ben kendi halimle müthiş kişi
ben sevici sert ve delişmen…
ve hürlük kardeşlik çırasını
kendi hissemce götüren insan.
biliyorum bu dünyada
gökyüzü ve denizyüzü
cümle çiçek ve cümle yemişler vardır
biliyorum bu dünyada
yalnız ve yalnız insanlar
yani kardeşler vardır.
beni şehir şehir beni,
beni köy kent beni
beni usul, beni yolca götür
kardeşlik treni!
ağır yaralılar taşıyorum
incinmesin kollarım, ayaklarım, ellerim
işıltılı gündüzlere gitmeliyim
acılar, darağaçları, kelepçe demirleri!
bayram şenliklerine,
demokrasi şenliklerine gitmeliyim
uğruna şiir yazılan, döğüşülen, ölünen insanlar!
yeter değil bana
zaferlerin,
yıllardır gece hücumlarına
sokak savaşlarına katlandığım."