1. şiirin iki bölümü arasında seçim yapamadım.

    ...hüzüm
    yalındır-dağdan
    aparılmış kar topakları gibi

    yel ki ince
    ipince bir teldir kopmuştur

    insan
    azar azar kopmuştur

    yalnız hüznü vardır kalbi olanın
    hüzün öylece orta yerdedir
    tuhaf bir yarma yaşanıyordur
    çepçevre şeytan kilitleri

    sınav....

    ....azaldı
    halk içinde yüzdeki ben gibiler
    eldeki siğile
    çıbana -etin yumuşak bir yerinden sökün eden-
    döndü halk ve cüzzam ne yürüdü
    ve hep bir yaprak değil miyiz ki
    bir zaman yarıp çıkmak serüveninde
    özdalımızı
    topu topu bir mevsimi yaşarız işte
    müşa'şa' bir sonbahar figüranıyız
    hepimiz de
    ve cüzzam ne gün yürüdü sormalı
    değil mi ki ebabil
    adil
    bir infazın adıdır
    ve insan
    -ne şu ne bu-
    iyioyunundan
    sorulmayacak mıdır...

    (bkz: satranç dersleri - ilhami çiçek)
  2. ''...ve hep olmayacak şeyler kurarım,
    gülünç, acemi, çocuksu...''

    akşam erken iner mapushaneye - ahmed arif
  3. "şimdi tekrar ne yapsam dedirtme bana yarabbi
    taşınacak suyu göster, kırılacak odunu
    kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde
    bileyim hangi suyun sakasıyım ya rabbelalemin
    tütmesi gereken ocak nerde?"

    ismet özel - münacaat
  4. "bir yer var, biliyorum; her şeyi söylemek mümkün. epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; anlatamıyorum."
  5. neylersin ölüm herkesin başında.
    uyudun uyanamadın olacak.
    kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
    bir namazlık saltanatın olacak,
    taht misali o musalla taşında.
    ~
    cahit sıtkı tarancı
  6. "uzanıp kendi yanaklarımdan öpüyorum."
  7. oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
    bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
    seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
    iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
  8. "dürtme içimdeki narı
    üstümde beyaz gömlek var."

    penguen 2- birhan keskin
  9. bir mendil niye kadar diş değil tırnak değil