1. sorun: adaletsizlik
    çözüm: meritokrasi
  2. sorun: gerici cahil yobaz sürülerinin fare gibi çoğalmaya başlaması.
    çözüm: ışid'e katılmalari sağlanıp üzerlerine bombalar yağdırılmalı. çok istedikleri özlemiyle tutuştukları bakirelerin kendilerini bekledikleri içinde şarap akan ırmaklar olan eşek cennetine postalanmaları sağlanmalı. hümanist olup eğitelim demeyeceğim 75 yıl eğitildiler ama değişen hiç birşey yok atatürk bile düzeltemeyip baskıya sehpaya başvurdu. ne kadar çabuk o kadar kolay sen 1-2 çocuk onlar en az 3 yapar çocukları da senin çocuğuna bela olur ha bi de oylar eşit onlar çoğalır sen hep azalırsın malum eğitim sistemi ortada ve onlardan yana imam hatipler mantar sürüsü gibi çoğalıyor sen değil onları eğitmek kendi çocuğunu ellerinden kurtarma derdindesin . uzun lafın kısası birakın şehit olsunlar şehit olmalarına yardımcı olalım .
    edit: yobazlar sürü halinde geçti youreadsten eksileyin amk sevap point kazanirsiniz belki . nasil bir kafa varsa artık kertenkeleyi öldürmeye bile sevap veriliyor hatta öldürme şekline bile hadi bakireler şarap akan ırmaklar sizi bekler
  3. sorun: düzene alışılması ve bununla birlikte gelen rahatın bozulmasını istememe durumu.

    çözüm: açık ve net; amerikan destekli emperyalizm ve oligarşi düzenini yıkmak.

    kolay bir çözüm değil, zor da değil. fakat malesef ki, bu sorun çözülemeyecektir. türkiye'nin nüfusunun çoğunluğunu aptallar oluşturmaktadır. bu inkar edilemez bir gerçek. yani türkiye güzel bir yer, ama kültürel açıdan son derece düşük kapasitede insanlar yaşıyor.
  4. modern insan yobazlığından kurtulmak gerekir.

    toplumumuzu binlerce yıldır var eden değerleri görmezden gelip , adına modernizm denilen bir takım yobazca dayatmalar yerine , kendi kökenimize ve yapımıza uygun çözümler üretmek gerekir.

    tarihte bizi zirveye hiç bir zaman batı kökenli dayatma kültür taşımadı. tam tersine en zelil dönemlerimizi yaşamamıza sebep oldu.

    velhasıl kelam ; kurtuluş son 90-100 yılın saçma dayatmalarında değil binlerce yıllık köklü gelenektedir.
  5. neresinden tutsak elimizde kalacak sorunlar ve çözümsüzlükler.
    nereden başlamak lazım? ilk emirden başlasak misal, oku deyince kendi sözde ideolojisinden başka bir şeyi okumayan insanlar var bir yanda, bir yanda daha da fenası okumaya dahi tenezzül etmeyen, güdülemeyecek dev/e/ler var. sonra sen kimsin ki neyi, kimi gütmeye çalışıyorsun diye sorması lazım insanın kendine; tam da o noktada içe kapanma başlıyor işte. ama o kadar derin ki yerin altı, görünen kadar ve çok daha fazlası var orada. önce inip, sonra o yolu tekrar çıkmak!

    çıkmak lazım, derinliği yarılayıp bi çıkmak, sonra tekrar inmek lazım. çıkmak lazım ki anlatabilelim, hiç değilse deneyelim. deneyelim ki, çürümeyelim. ölelim ama tek ki çürümeyelim. yani okuyalım diyorum, en elzem sorun okumamak bence. her şeyi okuyalım ama hiçbirine inanmadan okuyalım. bir de okurken, sevgi duymayı yitirmeyelim, o da mühim.

    edit: inanmak ifadesi yanlış anlaşılmasın. inanmaktan kastım körü körüne olmamasıydı esasen, sırf öyle söylendi diye okuyup inanılanlara ithafen. yoksa zaten okuyan insan, nasıl okuması gerektiğini de kendince çözmüş kişidir.

    csumrn dürtükledi, hoop dedi sağolsun.)
  6. sorun: tembellik.
    çözüm: dürtüklemek.
    abi
  7. sorunlar hepimizin malumu, çözüm önrilerim sırası ile şöyle
    a) eğitim
    b) eğitim
    c) eğitim
    d) şiddet