1. soru: bilim nerede yapılır?
    a)kahvede
    b)evde
    c)fen bilgisi dersinde
    d)mecliste
    e)üniversitede
    tabi ki burada toplumun genelini ilgilendiren, ona yön veren,yeni gelişme hatta buluşların yapıldığı ve topluma adapte edilebileceği yer sorulmaktadır. o da üniversitelerdir. evde yaptığın deneydir.
    olması gereken:rektörler üniversite paydaşları,bilim kurulu tarafından, çalışmaları uluslararası bilimsel kriterlerle belirlenmiş ve kabul edilmiş bilim insanları arasından özgürce seçilebilmeli.üniversiteler özerk yapıda olmalı ve bu kanun koyucu tarafından güvence altına alınmalıdır.özgür düşüncenin,bilimsel araştırmaların,sanatsal çalışmaların önü hiçbir gerekçeyle kesilmemelidir. bilimsel,sanatsal ve düşünsel eserlerin önü açılarak toplumla buluşması sağlanmalıdır.böylece toplum kendi dinamiklerine uygun olanı hiç bir dayatma olmaksızın kendisi seçebilecektir.
    gerçekte olan: yukarıda teorik olarak bahsedilenlerin türkiye'de nasıl gerçekleştiğine bakın.
    işte neden budur.
  2. ilk önce bir kaç şey gelişmeye başlasın sırası bir gün gelir.
  3. velilerdir. ister din de ister yobazlık de. herkes cocugunu doktor, avukat, muhendis gormek istemektedir. bu sebeple insanların neyi severek yaptıklarına degil neyi yaparsa velilerinin sevinecegi on plandadır.

    ayrıca bu başlıktan anlaşıldığı kadarı ile din=müslümanlık olarak algılanıyor. dininde rönesasnı yaşayan her daim bir adım öne geçer, ibn-i sina da bilim adamıdır, ancak zamanın şartlarına ayak uyduramayan her şey gibi din de bilim konusunda sınıfta kalmıştır.
    reax
  4. 3.dünya ülkesi olduğumuz için olabilir mesela .
  5. din baskısıdır. sözde müslümanların, sözde insanların, tıpatıp kendileri gibi ibadet etmeyen, kendileri gibi olmayan insanlara yaptıkları din baskısıdır. gerek nasıl daha düzgün ibadet edilir, gerek nasıl oruç tutulur, zekat verilir falan diye çoğunlukla iyi bi amaçla yapılır ama asla iyi sonuç vermez, berbat olur. zaten müslüman olmayan nefes alamaz da bunların arasında, olanı da soğuturlar. bunu düşünemezler ama. pek düşünmezler çünkü kendileri. ulan dallamalar din inançtır, insanın inandığı her nelerse onların bütünüdür. size ne kardeşim, size ne? rahat bırakın insanları, ağaca inansınlar, ota inansınlar, boka inansınlar, inanmayan inanmasın. rahat bırakın, karışmayın. bi kendinize bakın, o kadar sevimsizsiniz ki, o kadar aptalsınız ki, farklılıklara karşı o ufacık beyninizi kapatmışsınız. hayvanlar daha kolay eğitilir sizden ki aşağılamak için demiyorum, onlar en güzel şeyleri hak ediyorlar. asıl kafir sizsiniz. yemin ederim sizden kafiri yok. allah belanızı versin. insan değilsiniz.

    şu mevzuyu aşamadık ki bilime gelelim, sanata gelelim. sonra gelecek onlar, çok sonra..
  6. bilim insanına değer verilmemesi. en önemlisi de özgür düşünce ortamının olmamasıdır . tabi diğer önemli nokta imkânların sınırlılığıdır
  7. bağnazlık, sorgulamaktan korkmak, boyun eğmek. bunların hepsini kapsayan bir din kümesi var tabi. aksini iddia eden varsa mesaj kutuma gelsin uzun uzun tartışırım.
  8. çalışmamak , işine sarılmamak , tembellik , nemelazımcılık ...
  9. bilim uzun süreli çalışma ve yatırım gerektirir. inşaat gibi kısa yoldan fahiş para kazanma yolları varken ne yatırımcı bulunur, ne buluş yapacak kadar uzun süre emek veren bilim insanı.