1. mesela ben bir sözlükte bile mesleğinin arkasına sığınıp kendisini ancak onunla var eden, “unutmaya çalışmak” başlığında gülünecek yorum arayıp da bulamayan şahısların olduğu bir ülkede yaşadığımı unutmaya çalışıyorum. Oluyor mu olmuyor ^:swh^

    Dip not: https://fbwat.ch/1ccueb5DrWTbLYxx
  2. kendini bilimle çelişen, insanların hayatlarını riske atmalarına neden olacak maddi hatalarla dolu ve onları da bunları yapmaya sevk eden maddi hatalar, bilimsel olmayan, bilimsel olarak aksi ispatlanmış gündüz sayıklamalarından farksız saçma sapan laf kalabalıkları üzerinden ifade ederek sosyal kazanımlar peşinde koşan götümle güldüğüm tiplerden biri olmak tabiatıma, fıtratıma, yapıma, pozitif dünya görüşüme ve bilim adamı kimliğime uymaz.

    ve elbette ortaya konulan saf bilimsel doneler üzerinden yediği ayarlara doymayıp yedikçe yiyen ve bunlara bilimsel cevaplar vermek yerine sonrasında yine temelsiz gündüz sayıklamalarından farksız saçma sapan laf kalabalıkları üzerinden ayarı yediği kişiye saldırarak yani ad homineme girişme zavallığına kalkışarak kendine dötle gülünmesine neden olan tiplerden biri olmak da.

    insanları sağlıkları yani en temel gereksinimleri noktasında, konusunda maddi hataları ve bir kısmı bunlarla gerekçelendirilen bir kısmı bağımsız hatalı yargı ve gerekçeleriyle hayatlarına mal olabilecek yanlışlara sevk eden sevgili youserımız “profesyonelliğin adını ukalalık koymuşlar” yani ukalasın ve “okuduğunu anlamıyorsun” şeklinde bu ortamda hiç ama hiç alışık olmadığım üzere senli benli hitap ederek ve fikrimce hakarete bile giren kendi son derece kişisel entelektüel ve yaşam birikimi eksikliğini, yetersizliğini ortaya koyan gayet öznel ve kişisel değerlendirmelerini içeren üstelik ad hominem yapan yani temelsiz, bilimsel olarak yanlış çıkarım ve yargılarını çürüttüğüm bilimsel gerekçelere karşı argüman sunmak yerine şahsıma saldırarak tartışmayı kazanma amacı güden bir mesaj atmış bana.

    neresinden tutsam cehalet ve daha da önemlisi kötü niyet olan haklı ayarı yemiş olmaktan kaynaklanan ergen refleksine yaslanan bu mesaja elbette cevabımı bana bilimin, pozitif bilimlerin emrettiği gibi vereceğim.

    elbette bu saçma sapan laf kalabalıklarına, lakırdılara bilimi feda etmeyeceğim.

    ilk olarak evet sağlık profesyoneliyim ve hayatın her alanında karşımıza çıkan vasatın vesayetiyle mücadele etmemiz gerektiğine inancım tam ve bu mücadelede ki rakiplerimizin çirkince kullandığı nietzsche’nin de yakındığı silahlarından biri olan ve şu şekilde ifade ettiği "zayıflar bizi kendi gücümüzden utanmaya zorladıkları için kazandılar." ı bir an için bile aklımızdan çıkarmamalı ve buna karşı bilime, bilimsel bilgiye dayanan gücümüzü kullanmaktan çekinmemeliyiz. nietzsche’nin yakındığı bu amaca hizmet eden “sağlık profesyoneli olmanla ukalalığı karıştırıyorsun.” ı elbette dikkate almayacağım ve bilime, pozitif bilime dayanan gücümü kullanacağım.

    mesajının devamında “teşbihte hata olmaz” demiş ki o da büyük bir eksikliği, bilgi eksikliğini, cehaleti gösteriyor çünkü o söz ondan ibaret değildir çünkü bir devamı vardır ve meşhur lafın tamamı şöyledir “teşbihte hata olmaz, çünkü hata olursa teşbih olmaz”

    yani teşbihte hata olursa o teşbih artık teşbih değildir. teşbih hatalı, bilimsel gerçekliklerle çelişiyor yani ortada hata olmayacağı söylenebilecek bir teşbih kalmamış, yok. teşbih olduğu iddia edilen sözler maddi hata, hatalar nedenli teşbih (olma) özelliğini kaybetmiş.

    ekleme: daha fazla vurmama gerek yok öldün ama daha yeni yeni ısınıyorum, meraklısıysan sabaha kadar vurmaya devam eder, vurur vurur saymam. ^:swh^

    söylemeye gerek yok ama yine de söyleyelim hadi; bilim dışı, pozitif bilimlerce aksi ispatlanmış lakırdılarla temellendirmeye çalıştığı yine bilim dışı, pozitif bilimce aksi ispatlanmış laf kalabalıklarıyla bir yapı kurmaya kalkan cahil cühelaların attığı videoları izlemeye değer olarak bulmuyorum elbette. ^:swh^
  3. “unutmaya çalışmak” başlığında bilimsel bir şey bulunmaz sevgili kardeşim. senin yaptığın kafeye girip ansiklopedi yok diye sitem etmek. bilimsel bir şeyler arıyorsan “meraklı maymun” yada “evrim ağacı” gibi sitelere takılmanı tavsiye ederim.

    burası sözlük yani insanların “öznel” görüşlerini ifade edebildikleri bir sosyal mecra. dikkat edersen uzantısı gov yada edu da değil. dolayısıyla paylaşımların bilimsel açıdan mantıklı yada doğru olması gibi bir zaruriyet de yok.

    başkaları nasıl değerlendiriyor bilemem ancak ben burada kendi bakış açımı, hissettiklerimi, farkettiklerimi, beğendiğim kitapları, filmleri paylaşıyor yada yorumluyorum. ve bunu senin gibi her yerde aşağılayacak veya sataşacak birilerini bulup, yerli yersiz saldırıya geçen , ne kadar bilgili olduğunu her yerde gösterme ihtiyacında olan çünkü “içindeki değersizlik inancını ancak böyle susturan” kişilere rağmen yapmaya devam edeceğim.

    ben bilim sayılmayan bir alanın eğitimin aldım, felsefe kaynaklıdır ve bir ilim olarak adlandırabiliriz. neyse. yorumumda demek istedim ki; kendinize anlayışlı olun, şefkatli olun. hastalık gibi düşünün, o unutamama halinin de geçeceğini bilin. onu unutmam lazım niye yapamıyorum diye kızmayın, zaman tanıyın kendinize. tabi senin gibi sağlık sektöründe çalışmadığım için bu yorumumda tıbbi terimler yada afili sözler kullanmadım. sadece bedensel hastalıklarda iyileşmenin yollarını arayan insan oğlunun duygusal sorunlarda kendisiyle bir savaşa girdiğini gözlemledim, hissettim ve yazdım. hepsi bu. tıp bilgini döktürmen senin beni dövdüğün yada öldürdüğün anlamına gelmiyor. anlatmaya çalıştığımı gülmek için kullandığın ve (ben gülmek için genelde yüz bölgemi kullanıyorum ama tabi tercihlere saygımız sonsuz ) o müteaddit defalar andığın malum organınla anladığın, yüzeysel ve narsist biri olduğun anlamına geliyor.

    bu arada nietzche yi hiç sevmem. ve yorumlarımda birilerinin sözlerine sığınmak yerine kendi ifadelerimi kullanmayı tercih ederim. sanırım bu sözüm ona cahilliğimin bir parçası.(güzel şiirler hariç tabi)

    dikkat et! “yorumum” ve bana direk yazmayarak burdan cevap vermeyi uygun gördüğün “mesajım” içinde birşeyler titreştirdi. bu durumu niye bu kadar ciddiye aldığını, böyle uzun uzun niye mantık yürüttüğünü, ne kadar bildiğini herkese göstermeye çalışmanın sebebini ve içindeki çağrışımları fark et. bunların üstüne düşün ki; bir gün bu görmezden geldiklerin neticesinde hasta olmayasın. ayrıca gecenin o vakti gribe yol açan virüsü merak eden birilerinin olduğunu da pek sanmıyorum açtığın başlıklar da bu didaktik haller de çok sıkıcı. sakin ol şampiyon.

    hem tıp doktoru hem de hayata doktorluktan sıyrılarak bakmayı öğrenebilmiş biri var. dr. bülent uran. sitesi de gayet bilimsel içerik barındırır (yani tam senlik ;) göz gezdirmeni tavsiye ederim.

    ben böyle ölmem. diyordu ya “kafasına sık kafasına” :p , ancak öyle ölürüm. tabi sen büyük ihtimalle banel türk dizilerini de izlemediğin için bu dediğimi de anlamamış olabilirsin. öptüm.
  4. çok cahilsin, keşke ölsen. ^:swh^

    hayatın doğal akışına ve eşyanın tabiatına aykırı, pozitif bilimlerce aksi bilimsel yöntemlerle ispatlanmış şeyler “bakış açım, fikrim, hissettiğim” olarak ifade edilip kabul görmesi beklenilemez.

    elbette bu kapsama girecek pek çok şey vardır ama şu anda önümden geçen araba mavi, birisinin çıkar elde etmek veya işine öyle geldiği için onun kırmızı olduğunu söylemesi ve kırmızılığını bakış açısının farklılığı, fikrinin böyle olması, onun öyle hissetmesiyle gerekçelendirmesi 3 yaşında çocuk zekası komikliğidir.

    bunun, buranın öznel yorumlara açık bir bir alan olmasından hareketle benzin içilir, dieselle el yüz yıkanır demekten ve bu nedenle eleştiri alındığında bu kişi kalbiyle değil bilim adamı kimliğiyle görüyor demekten farkı yok.

    griple savaşılır, bu amaçla etkinlikleri bilimsel olarak kanıtlanmış, literatüre geçmiş antiviral kimyasal ve doğal maddeler kullanılır. bağışıklık sistemini destekleyen ve aktive eden yani vücudun griple daha iyi ve güçlü mücadele etmesini sağlayan çoğunluğu vitamin olmayan onlarca bitkisel kaynaklı molekül veya metal ve bir adet vitamin kullanılır.

    insanlar grip olmamalıyım der ve özellikle yaşları ve sahip oldukları kronik hastalıkları nedenli atlatamama ya da çok ağır atlatma durumu olanlar grip olma ihtimalleri karşısında panik olurlar ve bunun için salgın zamanı öncesi grip aşısı olurlar ve yine bağışıklık sistemini güçlendirici ya da antiviral ürünler kullanırlar.

    bedeni hastalıklara ve özürlere karşı metanet içinde kendiliklerinden geçsinler diye beklemiyoruz. bunların tersini kesin yargı cümleleriyle anlatan ve bu bilime ve hayatın doğal akışına aykırı saçmalıklarla temellendirdiği başka bilimsel yanlışlara geçen birinin yazdıklarına, o öyle hissediyor, onun bakış açısı bu, onun fikri böyle diye he denmez.

    bunları yapan birinin hala daha çağrışımlarının ve titreşimlerinin önemli olduğu, en az yukarıda yazdıklarım kadar hayatla, gerçeklerle çelişen tespitlerde bulunma ve insanlara tavsiyelerde bulunma yeterliliğinde olduğu şuursuz ve temelsiz özgüvenine sahip olması beni dötümle güldürür.

    aynı ligde değiliz ve hiç de olmayacağız, görüş ve fikirlerin ve hatta sen haddini bildiren ayar manyağı olmana neden olan abuk sabuk laf kalabalıklarından ibaret entrylerin kadar değersiniz benim için.

    hem bu kadar cahil olup hem de bu şuursuz ve temelsiz özgüvene sahip olmak benim midemi bulandıran, beni tiksindiren bir durum.

    çünkü cehalet ve özgüvenin aynı bünyede olması iğrenç bir hal.

    ve evet zaman ayırıp bununla mücadele etmemiz gerekiyor. ona gülüp geçiyoruz, bunu adam yerine koymayıp önemsemiyoruz sonunda karşımıza grip olunca zaten öylece kabullenip geçsin diye bekleriz, nörokimyanız bozulduysa da bunu yapın diyen şuursuz bir özgüven sahibi cahil cühela bir kitle oluştu çıktı.

    üstelik bu şuursuz özgüven sahibi cahil cühela kitle bu işi o kadar ileri taşıdı ki varlıklarını ve bu saçmalıklara dayanan maddi ve sosyal kazanımlarını tehdit, tehlike altında hissettiklerinde iyice şuursuzlaşıp kendi entelektüel ve yaşam birikimi yetersizliklerine ve fakirliklerine bakmadan yaptıkları temelsiz tespitler, analizler, sentezler üzerinden yine şuursuz akıllar vermeye bile başladılar.

    elbette zaman ayırıp mücadele edeceğiz. meydanı bu pseudo science tacirimsilerine bırakmayacağız.

    son olarak;^:swh^ çok cahilsin, keşke ölsen.
  5. cehalet ve özgüvenin bir arada olmasından daha mide bulandırıcısı aldığı eğitimi çevresindekilere saldırmak için kullanan öğrenmiş ancak eğitilememiş kişilerin varlığı ne yazık ki.

    takındığın manipülatif tavır ve sarfettiğin hakaretamiz sözlerle beni sindirebileceğini sanıyorsan çok yanılıyorsun.

    konuyu tartışmak yerine zeka düzeyim, entelektüel seviyem, ligim (artık o neyse) ile ilgili açıklamalar yapmaya ihtiyaç duyman bir çaresizlik göstergesidir bilesin. senin gibi insanları etiketleyen, sınıflandıran ve ezebileceklerim ve beni ezebilecekler olarak ikiye ayıran kişiler için nerede göründüğüm hiç umrumda değil.

    buradan şunu söylemek istiyorum sözlük ahalisine, böyle tiplerin size haddinizi(!) bildirmesine asla izin vermeyin. ”unutmaya çalışmak“ tı mevzu. ne hastalıklar ne bilimsel gerçekler ne de uzun uzadıya anlattığın bıdı bıdılar.

    tüm düşüncelerimle ben, sizin gibi eğitilmiş cahillere, ruhsuz bilim insanlarına, şekilciliğe, mış gibi olan herşeye karşı burada olmaya devam edeceğim.

    dötüne selamlar.
  6. yazdığı temelsiz bilim dışı yargıları nedenli yediği ve bununla yetinmeyip o yetersizliklerine rağmen kuyruğu titretmeme adına son kalan kurşunu bir de akıl verme, öğreten adam pozlarına girmesi nedenli yediği ayarlara doymayan sevgili youserımızın yeni tercihi varsaydıkları ve kafasında kurduğu imajımla kavga etmek olmuş zedelenen ergen egosunun hıçkırıklarını dindiremediği için.

    efendi köle diyalektiğini tüm hayatı boyunca reddetmiş bana adeta arkasından aldığı ışıkla duvara karşı imaginery gölge boksu yapan, kuyruğuyla kavga eden kedi, köpek yavrusu gibi kafasında bir extracts kurup, kazanacağını düşündüğü özellikleri yükleyip onunla yani kafasında ki extractsla kavga etmek.

    konu; bilimsel gerçekliklerle çelişen gündüz sayıklamalarından farksız saçma sapan laf kalabalıkları bilimsel verilerle çürütülünce kuyruğu titrretmemeye çalışan bir ergen egosunun feryatlarının konuyu uzattıkça uzatması.

    bilimi, bilimsel gerçeklikleri asla ve kata birilerinin onlarla çelişen hadsiz lakırdılarının insafına bırakmayacağım.

    anlamadığınız, yetersiz olduğunuz, bilgi birikiminizin, eğitiminizin, entelektüel ve yaşam birikim seviyenizin yetersiz olduğu konularda bilimsel gerçekliklerle çelişen açık açık onları inkar eden hatta yanlışlayan, yalanlayan saçmalıkları maddi veya sosyal kazanımlar elde etmek amacıyla yazıp çizme hadsizliğiniz ve densizliğiniz elbette bilimsel yöntemlerle doğruluğu kanıtlanmış bilgilerle insanları sağlıkları gibi en hayatı ihtiyaçları noktasında yanlış yönlemdirmemeniz adına düzeltilecektir.

    ergen egonuzun çığlıklarını bastıramayıp üstenci dilden sözde tavsiyeler de vererek ad hominem yapma çabanızda ad hominem çabanızın içeriğinin yanlışlığı ve sizin bu konuda ki değerlendirmelerde bulunma yeterliliğinizin olmaması üzerinden eleştirilecektir.

    ergen egonuzun bastıramadığınız çığlıklarını yeterince dinledik ve daha da fazla herkesin bunları duymasına naçizane bence başta sizin yararınıza gerek yok.

    cehalet ve öz güvenin bir arada olması iğrenç, tiksindirici, mide bulandırıcı bir karışımdır.

    elbette bu karışıma hoş görü göstermeyeceğim, tolere etmeyeceğim.

    ekleme: oldu mu? türk dizisi tadı verebildim mi?^:swh^