1. inanç özgürlüğünün gereğidir arkadaşlar. sonuçta arapların 7. yüzyılda yazdığı kutsal kitapta öngörülen bir düzen var, bu kitap sadece sevgili peygamberimizin kimle cinsel münasebette bulunacağına ilişkin mühim konuları kapsamıyor. hayatın her alanına etki edecek hükümler barındırıyor.

    şüphesiz ki 7. yüzyıl arap kabilelerinden daha iyi bilecek değilsiniz devletin nasıl yönetileceğini, hayatın nasıl yaşanacağını.

    o zamandan bu zamana reform, rönesans, aydınlanma, sanayi devrimi, modern devlet kurumu, demokrasi filan diye şeyler bulunmuş olabilir. kölelik, cariyelik gibi kurumlar kaldırılmış olabilir.

    ama olsun sonuçta 7. yüzyıl arap kabilesi kelamı. bunun üstüne fikir yürütülmez, hikmetinden kuşkulanılmaz.

    hukuk mukuk kalmadığı için şu söyleyeceğim abesle iştigal ama kurulması düşünülen rejim saf hukuksal bakımdan hak temelli düşünüldüğünde en başta avrupa insan hakları sözleşmesi madde 9'da düzenlenen inanç özgürlüğü'ne aykırı olacaktır.

    tabi yukarıda dalga geçtiğim gibi "inanç özgürlüğü"nden ne anladığınıza göre değişir bu aykırılık.

    neyse biz 17.-18. yüzyıl avrupa'sının geçtiği zor yollardan geçeceğiz gibi görünüyor önümüzdeki yüzyıl boyunca.

    öyle olsun.

    (bkz: krallara ölüm)
    (bkz: sultanlara ölüm)
    pinot
  2. mısır'ın mursi'sinden beter olacak o tapındığınız putun sonu. inşallah!
  3. hic sasirmadigim aciklama. hatta bu kadar gecikmesine sasirdim. gerci artik sinirimi bozamiyorlar kolay kolay.
    ne bekliyordunuz? laiklik, zaten kendisi ortada yok. sadece kagit üstünde kaldi, onu da cikartalim diyorlar. yani bu partinin kafa yapisi belli, icraatlari ortada. her seferinde bir adim öteye götürüyolar isi. e türkiye'de %50 lik bir kesim de bu politikalari destekliyor. geriye aklima gelen bir iki secenek kaliyor onlari da söylemeye dilim varmiyor...
  4. anayasanın ilk üç maddesini bilmeyen bir (bkz: mal beyanı)

    normal ülkelerde bu lafın cezası olması lazım ama gukuk devleti olduğumuzdan dolayı pek mümkün değil.

    bu lafları eğer 2007 yıllarında bile söylemiş olsaydı emin olun bundan daha keskin bir tepki olurdu ülkede veya bir çok kesim karşı çıkardı. ama günümüzde artık kutuplaşmanın zirvelerini gördük ve hızla tırmanıyoruz oraya doğru. şimdi buna sıcak bakanların sayısını hepimiz aşağı yukarı tahmin edebiliyoruz.

    ne kadar pratikte olmasa bile anayasamızda laiklik kavramı var, ama yeni anayasa diye kıyameti koparanlar esas niyetlerini yavaş yavaş döküyorki halk uyanmasın tepki göstermesin. kusura bakmayın artık dayanıcak gücüm kalmadı ama 'bu koyun milleti' yavaş yavaş iyi güddüler ve sonunda geldiğimiz nokta bu.

    bir yandan bu topraklar kolay kazanılmadı taşımızı elimizin altına koymamız gerek diyorum; bakıyorum ilk kadına seçme-seçilme hakkı verilmiş, çocuk bayramları coşkuyla kutlanmış dünyanın dört bir yanından çocuklar gelip bayramı kutlarlardı;

    şimdi bakıyorum da gerçekten bizler de ihanet ediyoruz atatürk e ve düşüncelerine, ben çok yoruldum, bu insanlara laf anlatmak devri çoktan geçti artık ya seyit onbaşı gibi büyük bir mucize gerçekleştireceğiz ya da üzülerek söylüyorum ama bu tipte insanlarla aynı ülkede yaşamak istemiyorum; ne olucaksa olsun kafasına geldim. her gün laf anlatmaya çalıştıkça tepemize çıkan insanlarla doldu taştı ülke cidden yeter artık.
  5. laiklik konusu ile ilgili herhangi bir görüş bildirmeyeceğim, din devleti olmaya karşıyım nitekim. ancak beni rahatsız eden nokta, her zaman, madde 4 olmuştur, neden değiştirilemiyor? çok canımı sıkıyor bu, zorundaymış gibi hissetmeyi sevmediğimden olabilir. kimisi takmaz, kimisi savunur ama ben dayatmacı bütün zihniyetlere karşıyım. ayrıca anayasa değişince sanki insanlar da aniden, bir bütün olarak değişecek mi? çok eğitimli, vasıflı bir toplum mu olucaz sabah uyandığımızda? genler değişebilse keşke.
    reap
  6. elinde sonunda değiştirmeye çalışacaklar.,gayretleri bunu gösteriyor.bir yandan da nabız yokluyorlar tabi.yalnız ben bu konunun ortaya atılmasının mecliste gündeme gelen başka bir konunun gizlenmesi açısından yapıldığını düşünüyorum yani maksatlı gündem değiştirmek. geçmişte bunu defalarca yaptı akp. algıyı başka tarafa çekerek istediği yasaları geçirdi mecliste.
    leo
  7. flash
  8. mesut
  9. ışid roketlerine karşı ağzını açıp tek kelime edemeyen siyasi hareketten gelen çıkıştır.

    alın size mis gibi tanım.

    angajman kuralları da münasip bir yerde herhalde artık... tabi bu zatlar için ışid "bizim çocuklar" olunca, karşılık vermek gereksiz.
  10. kendine müslüman diyenlerin itiraz etmemesi gereken açıklama. denklem oldukça basit. laiklik giderse yerini şer-i uygulamalar alır. şer-i uygulamalar da kur'an ve sünnetten oluşur. yani zaten doğru kabul ettiğiniz, inandığınız şeyler. işte ileride türkiye'de görülebilecek şer-i uygulamalardan bazıları:

    babadan kalan mirastan erkek çocuğun, kız çocuğun iki katı kadar kazanım elde etmesi.
    mahkemede şahitlik konusunda iki kadının bir erkek etmesi.
    dinden çıkanların önce hapsedilmesi vazgeçmezlerse öldürülmesi.
    içki satışının yasaklanması.
    zina edenlerin recmedilmesi.
    erkeklerin dört kadınla evlenebilmesi.
    erkeklerin eşinden kolayca boşanabilmesi ama kadınların evlenmeden önce anlaşma yapmaması dahilinde boşanamaması.
    hafifçe olacaksa erkeğin eşini dövebilmesinin serbest olması.^:swh^
    edit: imla.
    bb