1. şehrimin de içinde bulunduğu farklı ülkelerden 7 kardeş şehirler arasında düzenlenen kardeşşehirler arası olimpiyatlar organizasyonunda 2011 yılında italya'da bireyselde altın, takımda bronz madalya kazanmıştım. hayatımda yaşadığım mutluluk ve özgüven duygusunun zirvesinde olduğum bir dönemdir, asla unutamayacağım günlerim. keşke o günler geri dönse...
  2. ilk okul. o zamanlar anadolu lisesine, ilk okuldan sonra giriyorsun. sınavlara hazırlanmak için başladık tabi dershaneye.

    sınıflar arası yarış yapılıyor. ben matematik ile ilgili soruları cevaplıyorum. başarılı olanlara bir kalem hediye ettiler. nasıl mutluyum. o zamana kadar ki en iyi başarım. kalemi de hocalardan birinden alıcam. kalemi aldım, saflık işte tam hocayı öpmeye yeltendim, hoca sadece sıkı sıkı elimi tutuyor. nasıl bir utanç yaşadım o küçücük yaşımda. normal de hiç bir başarı eften püften olmaz ama al işte o oldu.
    ozumm
  3. sigara izmaritini rögar kapağındaki küçük deliğe orta parmakla hızlı bir şekilde atarak sokmam.
    han
  4. bugün hayatımın ilk yogasını yaptım. zordu ama güzeldi.
  5. doğduğumda dünyanın en küçük insanıydım. kaç saniye sürdü bilmiyorum.
  6. okulun ikinci katindaki bir pencereden yaklasik binaya yatay uzaklik olarak 5 metre uzakliktaki potaya basketbol topuyla attigim basket :)

    ben: ben
    kameraya ceken arkadas: kca
    diger arkadas:

    -ben: ben burdan atarim la bunu şu potaya
    -da: hadi bakalim, kca da kameraya ceksin bari
    -kca: la sanki atacak ne gerek var
    -ben: ya oglum cek iste youtubea koyariz^:swh^
    -kca: tmm .s.s

    atış yapilir ve basket olduktan sonra:

    -ben, kca, da: hohahahahaohahahoahsohahaogaosohohgah
    sonra video facebooka koyulur ve nereye kayboldugu bilinmez bu videonun.
  7. basketbolu hiç oynamama rağmen ilk oyunumda müthiş bir blok mu ne onu yapmıştım. izleyenler alkışlıyordu falan. demek ki iki maç sonra nbalik oyuncu olurmuşum ama 6.dk'dan sonra tıkanıyorum işte ne yaparsın.
  8. gözlerimin çok iyi görmesi. başarıdan sayılır mı bilmem ama büyük bir konferans salonunda en arkaya otursam bile ekrandaki oldukça küçük bir yazıyı rahatça okuyabilirim.
    işin komik tarafı bugüne kadarki arkadaş gruplarımda herkesin görme bozukluğu olması ve benim uzaktan küçük yazıları rahatça ve havalı bi şekilde okuyabilmem ile bana legolasmışım gibi hayranlıkla bakmaları, çiçekler, konfetiler falan...
  9. aile pikniğinde çekilişten hamak kazandım...
    şekersiz çay içiyorum...
    sigaraya hiç başlamadım...
    kanseri yendim...
    17 yıl bifiil günlük tuttum...
    yan komşumu öldürmedim henüz...
    beş yıldır hafta içi 6'da kalkıyorum ki uyumayı uykuyu çok severim...
    yumurta kırabiliyorum...

    ve bu yazdıklarımın hepsi gerçek...
  10. youreads'de en çok yorum yapanlara girmem.