1. birileriyle bir şeyler konuşmak isteyip buraya yazmak çok hüzünlü bir şey gibi geliyor şimdi, insana aciz hissettiriyor. marconi union un hazırladığı bir müzik var weightless diye, %65 e kadar “stresi azalttığı bilimsel olarak kanıtlanmış” onu dinliyorum. üstteki en son entry i okudum ilk, normalde yazmayacaktım bir şeyler. birkaç kelimeden etkilendim aslında.
    büyümek çok kötü bir şey, üniversitedeyim, burda 4. yılım. 21 olmama 1 aydan az var. hani “ yaaa ben çok şey yaşadım geçirdim oğlumm “ tribi ile söylemicem ama olgunlaştıracak çok şey yaşadım gibi geliyor akranlarıma nazaran. şimdi o buraya ilk gelen çocuk gibi hissetmiyorum.

    bazı duygular çok küçük geliyor.

    buraya gelene kadar herkesin bildiği duyguları yaşardım sanki. öfke, nefret, mutluluk, şaşkınlık, utanma... şimdi paragraflarla açıklanması gereken hisler var gibi içimde. tam karşılıkları olmayan hisler. okuyanınız vardır belki japoncada bir kelime “çocuklarına onların akademik başarısı üstün olsun ve hem anne hem de çocukları bundan gurur duysun, bunun içinde çocuklarını ders çalışmaya zorlayan anne” anlamına gelen bir kelime vardı. tek bir kelime sadece, 6 veya 7 harfli falandı hemde. doğru hatırlamamış da olabilirim ama örneği sorgulamayın şimdi. işte öyle bir his.

    büyümek bunları getiriyor ya, en azından ben öyle hissediyorum. bazen bir şeyi hissederken diğer tüm değişkenler keşke sabit kalsa diyorum. hani şu ekonomi derslerinde olduğu gibi “ceteris paribus” .

    kendine duyulan öfke, utanma, yılmışlık, aşk, özlem, hiçlikte olmak, umursamazlık gibi birçok şeyin içinde olduğu bir duygu var. ve mühendislik işlemiyor üstünde. biri ne kadar azalıyor, hangisinin değişimi neyi ne kadar etkiliyor bilmiyorum. tam çözmeye başladım ilk adımı attım derken, aklımdaki makinenin çalışma prensipleri değişiyor.

    işte öyle bok’em bi his.

    tekrar ayrışsa keşke her şey. her şey tek başına gelse ve yüzleşilse. insan aklı özellikle 20 li yaşlarında ve bu kadar düşünüp bunu içselleştirmeye açıkken böyle şeyler yaşanmasa. büyümek... umursamazlığı getiriyor sanki. bu hem korkunç geliyor hem mantıklı. giderek umursamaz olduğumda bunun farkında bile olmayacağım zaten ve giderek bu durum beni rahatlatacak. giderek umursamaz ve gözardı eder biri olacağımı biliyorum ama öyle biri de olmak istemiyorum. bu bir oyunu beginner seviyesindr oynamak gibi. her şey çok güzel, kolay ama ... sıkıcı sanki.

    işte öyle şeyler

mesaj gönder