1. insanevladı karanlığı sevmez. gece görüşü zayıftır, hatta hiç yoktur. bu nedenle rahatlıkla noktürnal avcılara yem olur. çok uzak zamanlarda ecdadımız karanlığı bu bilinmezden gelen tehlikeyle özdeşleştirmiştir. karanlığa duyulan korku öyle bir işlemiştir ki zihnimize halen hemen hemen her mistik inanışta iyi güçler ışık, kötülük karanlıkla temsil edilir. hatta çağımızın çok ilerisini tasvir eden kurgu fantazyalarda bile böyledir bu.
    gezegenlerin hareketleri ve yıllık döngüler gözlemlenip hesaplanabilmeye başladığından bu yana da kış gündönümü bayram olarak kutlanır. uzun bir karanlığa doğru küçülen günler tekrar ışığa yönelmeye başlar bu tarihte. antik kültürlerden başlayıp pagan dönemde devam eden kış gündönümü kutlamaları hristiyanlık tarafından da noel bayramı adı altında sürdürülmüş, sürdürülmektedir. isa peygamberin yılın hangi zamanında doğduğuna dair bir kayıt olmadığı halde erken hristiyanlık bunu kış göndönümü civarında bir yere konumlandırmış, mevcutta yapılan kutlamaların da üstüne çökmüştür. 23 nisan bayramının kutlu doğum haftası kutlamalarıyla bastırılmaya çalışılması gibi bir şey. güneşin altında yeni bir şey yok nitekim.

mesaj gönder