• izledim
    • izliyorum
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.01)
true detective
2012′de, louisiana eyalet polisi dedektifleri rust cohle ve martin hart, 1995 yılında çalıştıkları bir cinayet vakası ile yeniden karşılaşır. farklı sorgulamalar ile günümüzde dosya yeniden açılırken, iki eski dedektif, sorgulamalarının, iyileşmeyen yaraların yeniden açılmasının ve 1995 yılında tuhaf bir ritüele dayanan cinayetin çözümüne dair soruların hikayesini anlatır. zaman akışı, her ikisi de arkada bıraktıklarına inandığı bir dünyaya geri çekilirken örülür ve birbirine yaklaşır. birbirleri ve katilleri hakkında bir şeyler öğrendikçe, karanlığın adaletin her iki yanında yaşadığı açığa çıkar.
  1. 2. sezon 7. bölüm itibari ile harika ötesi , özlediğimiz , gerim gerim gerildiğimiz bir true detective bölümü izledik. bu bahaneyle , sezon finali öncesi yorum girmek şart oldu.

    !---- ilk ve ikinci sezon komple spoiler ----!

    ikinci sezon başladı başlayalı nerede bir inceleme , yorum , makale okusam sürekli karşıma birinci sezon ile ilgili karşılaştırmalar çıkıyor. birinci sezonun daha iyi olduğunu , daha karanlık , daha sürekleyici olduğu ile ilgili.

    birinci sezon taşrada geçiyordu ve buna uygun bir konsepte sahipti. mekanlar , müzikler , karakterler , diyaloglar her şeyi ile mükemmel bir uyum içerisindeydi. özel birimler yoktu , çelik yelekler yoktu , teknoloji yoğun değildi , şaşalı binalar , büyük paralar yoktu. dedektiflerimiz temiz ve sıradan insanlardı. evet konusu daha vurucuydu , pagan tarikatlarının küçük çocukları tecavüz ederek öldürmesi , onlara işkence etmesi şu an ki konudan çok daha vurucuydu. bunu kabul ediyorum. nic pizzolatto bir daha bu kadar vurucu bir konuyu nereden bulabilir emin değilim. en azından benim hayal gücüm daha kötüsünü hayal etmeme müsade etmiyor.

    ikinci sezona gelecek olursak vinci'deyiz. kaliforniya'dan ayrılarak yeni eyalet olmuş , sanayi tabanlı bir şehir. ve kurguda buna uygun bir şekilde hazırlanmış , müzikler , karakterler , olay örgüsü hepsi ama hepsi mükemmel bir bütün halinde. evet , bahçıvan pantolon giyip , çöplerin içinde yaşayan psikopat bir katilimiz yok. buradaki katillerimiz bana göre çok daha kötü. milyon dolar sahibi , büyük şirket patronları , takım elbiseleri , eğitimleri , yüzlerinde ki samimiyetsiz gülümseme ile , emirlerindeki yüzlerce adamla birlikte diledikleri insanı öldürebiliyorlar. yüksek mevkiye sahip devlet görevlileri , polisler , koca bir eyalet bu olaya dahil. yok mu türkiye'de bu tarz olaylar ? emniyet müdürüyle , valisiyle , basınıyla bir suçun ortakları olanlar ? ölümleri meşru gösterenler , kameralar karşısında gözlerimizin içine bakarak gülümseyenler. eğer birisi elinde bıçak taşıyarak , ağzından salyalar saçarak ve " seni öldüreceğim " diye bağırarak ortalıkta geziyorsa bu insanın katil olduğunu veya olabileceğini anlarsınız. üzerinde bir takım elbise , yüzünde gülümseme , gevrek gevrek söylenen yalanlar , para sahibi , seni korumaya yemin etmiş kişilerin desteği ile karşına çıktığında ne diyebilirsin ? göte göt demek zor.

    bu noktada dizinin kurgusu çok iyi zaten. büyük seks partileri , milyon dolarlık anlaşmalar , yozlaşmış devlet adamları .. her şey tam olarak olması gerektiği gibi. peki sadece bunlar mı ? hayır alt metinlerde çok daha fazlası var , ne gibi mesela ?

    daha önce şurada bahsetmiş olduğum black mountain security muhabbeti. hani şu felluce savaşını başlatan özel güvenlik ordusu. 2. sezon 4. bölümde woodrugh'a basın tarafından sorulan sorulardan birisini hatırlıyor musunuz ? " savaş suçları iddiasına ne diyorsunuz ? " ondan sonra 2. sezon 5. bölümde bu sefer o mankenin avukatı soruyordu " kaç sivil öldürdünüz ? " . felluce ve blackwater usa'i biraz araştırırsanız her şey daha güzel yerlerine oturacak.

    bunun dışında gelelim şu meşhur mavi elmaslara. bu elmaslar 92 senesinde yaşanan karışıklık döneminde , iki çocuğun karşısında ailelerini öldürerek çalınmış. peki gerçekte 92 senesinde los angeles'ta ne oldu ? Rodney King adlı zenci vatandaşı linç eden dört polis ceza almadan serbest bırakılınca eyalet genelinde isyan başlıyor , pek çok yağlama , cinayet , saldırı ve kundaklama gerçekleşiyor. hatta amerika ordusu dahil tanklarıyla birlikte sokaklara iniyor olayları bastırmak için. detayları için buraya tıklayın. o dönemde yapılan bütün yağmalamalar zenciler tarafından yapılmış gibi gösteriliyordu ama true detective'de bu mavi elmasları çalan ve sahipleri öldüren kişilerin polis olduğu ortaya çıkıyor. düşünsenize , şehir birbirine girmiş , her yerde olaylar var ve milyon dolarlık elmaslar orada duruyor. polis gidip o iki insanı öldürüp , elmasları alsa kim şüpheli olacak ?

    diziye sadece üst metin olarak bakmamak lazım , içerisinde geçen bir iki cümle bize pek çok şey anlatabilir. true detective bu yüzden harika bir dizi. evet birinci sezon daha ağırdı ama ikinci sezon daha karanlık. karanlığın şehir ışıklarına , seks partilerine saklanmış olması onu yok yapmıyor.

    ikinci sezonun sloganını hatırlayalım hemen " hak ettiğimiz dünyada yaşarız. "

    !---- ilk ve ikinci sezon komple spoiler ----!

mesaj gönder