akdeniz üniversite'sindeki olaylar, akabinde tacizci olduğu iddia edilen öğrencinin intihar etmesi falan derken feminizmin ne olduğu aşağı yukarı ortaya çıktı aslında.

ne zaman feminizm ile ilgili bir şeyler söylense bir feminist çıkıp "feminizm o değil ki" ya da "feminizm kadınları üstün görmüyor, kadın erkek eşitliğini savunuyor" der. kelimenin kökü bile feminine yani, hangi eşitlikten bahsediyorlar hiç anlamıyorum.

o gün o çocuğa bağırdılar, çağırdılar, çirkefleştiler, hakaret ettiler, vurdular. o ise dalgaya aldı bu yapılanları ama yazık ki içten içe dokunmuş. nasıl dokunmasın? resmen adamı herkesin içinde rezil ettiler. peki bu hak mıdır? diyelim ki o öğrenci gerçekten tacizciydi. yapılması gereken bu olayı şikayet etmek mi yoksa öğrenciye herkesin içinde şov yaparak saldırmak mı?

arkadaşlar hiçbir haksızlık bir başka haksızlık ile savuşturulamaz. aksi halde ortada ne kanun kalır ne de nizam. gücü yeten yetene olur ki öyle olmasını hiç istemeyiz.

bu olay feminizm hakkında görüşlerimi olumsuz yönde değiştirdi. ancak bir olay üzerinden feministleri, her ne kadar onlar gibi düşünmesem de, yargılamak istemem ki buna hakkım da yok zaten. ama şu kadarını söyleyeyim:

eğer o öğrenci gerçekten tacizciyse o kızlar haklıyken haksız duruma düştü. yok eğer tacizci değilse umarım o öğrenciye bu hak etmediği muameleyi gösterenlerin ve intihar etmesine sebep olanların hepsi yargılanır ve hak ettikleri cezayı alırlar.

ekleme: herşeye rağmen söylemeden geçemeyeceğim. bugün feminizm adı altında bu yanlışlar yapıldıysa bunda kadınlara karşı "kezban, bıyıkları benden uzun" gibi çirkin ifadeler kullanılmasının, kadınların hor görülmesinin, kadına şiddetin ve kadın cinayetlerinin payı vardır.