-
valere bu konuda bir hayli güzel konuşmaktadır.
"bunun için neler yaptığımı görüyorsun. hizmetine girebilmek
için az mı şeytanca yarandım ona? takınmadığım surat,
dökmediğim dil mi kaldı hoşuna gitmek için? maymuna dönüyorum
her gün, sevdireyim diye kendimi. ama bir hayli ilerledim bu yolda.
bakıyorum da, insanları kazanmak için en iyi çare onların
sevdiklerini sever görünmek, doğru dediklerine doğru demek,
kusurlarını övmek, her yaptıklarını alkışlamak. yaranacak mısın,
aşırı gitmekten hiç korkma. yalan söylediğin istediği kadar belli
olsun, suratından aksın, en zeki insanlar bile kanıveriyorlar
dalkavukluğa. pöhpöhü bastınız mı, en gülünç, en yüzsüzce
söylenmiş sözleri bile yutuyorlar. bu benim yaptığım işte insan
dürüstlüğünü yitiriyor biraz; ama insanlara muhtaç oldunuz mu,
uymak zorundasınız onlara. onları başka yoldan kazanmıyorsa
insan, kabahat pöhpöhleyende değil, pöhpöh isteyende."
(bkz: cimri - moliere)