• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (9.29)
Yazar jack london
adem'den önce - jack london
jack london gerçek olaylardan yola çıkarak yüzlerce öykü yazmıştır. alaska maceralarını anlattığı “vahşetin çağrısı”, “altına hücum” gibi çok tanınmış kitaplarının yanı sıra, sosyalist ideoloji etkisi ile yazdığı “demir ökçe”, “uçurum insanları” gibi romanları da sevilerek okunmuştur. yayınlandığı dönemde fırtınalar koparan bu eserler gelecekte de önemlerinden hiçbir şey kaybetmeyecektir. “martin eden” kendi yaşantısını anımsatsa da “adem'den önce” bütün kitapları içinde farklı bir yere sahiptir (kitap bilgileri idefix'den alınmıştır.)


  1. orijinal adı "before adam" olan ve evrimi konu alan jack london kitabıdır. çocukken gördüğü rüyaları ilk insanlardaki atalarından kalma tecrübeler ve korkular olduğunu anlatmaktadır. kitaptan aklımda kalan en belirgin kısım yüksek bir yerden düşme rüyasıyla teorisini savunmasıdır. bu rüyalarda hiçbir zaman düştüğümüzü görmeyiz çünkü yere düşenler ölür, biz yere düşmeyen ama sürekli yere düşmekten korkan atalarımızın torunlarıyız. bir solukta okunan diğerlerinden farklı bir jack london kitabı.
  2. oldukça ilginç ve ilgi çekici bir kitap. dili sade ve akıcı. konu kitabın isminden de anlaşılacağı üzere henüz hiç bir tabunun ahlakın dinin olmadığı ( homo-erectus--neandertal) zamanını çok güzel bir şekilde işlemiş. bir takım kalıtımsal şeylere cevap aramaya çalışmış. mantıklı argümanlarda sunuyor satır aralarında. karanlıktan korkmamızın sebebini zamanında atalarımızın yırtıcı hayvanların geceleri karanlıktan geldiğini zamanla kalıtım yolu ile günümüze geldiğini lakin günümüzde ise yırtıcı hayvan korkusu yerine hayalet, cin gibi varlıkları koyduğumuzu söylüyor.
    ve en dikkat çeken kısmı ise hemen herkesin rüyasında gördüğü "rüyada uçurumdan düşme" olayı üzerine getirdiği açıklamaydı. şöyle diyor jack london amcamız:

    "hocam, bunun kalıtsal bir rüya olduğunu ve ağaçlarda yaşayan ilkel atalarımıza kadar uzandığını açıklamıştı. onlar açısından düşme olasılığı, sürekli tehlike olarak varlığını sürdürüyordu... ilkel insanların çoğu, yaşamını bu şekilde yitiriyor ve hemen hemen hepsi ağaçlardan korkunç şekilde düşüyor, hızla yere yuvarlanırken ölümden kurtulmak için dallara tutunuyorlarmış.
    işte böylesi bir düşüş, -ölümcüllüğünü yitirmişse- çok ciddi organik bozukluklara yol açıyor ve beyin hücrelerindeki moleküllerin değişimlerini belirliyormuş. bu değişimler, kuşaktan kuşağa düşünce hücrelerine iletilerek ırksal anıları oluşturuyorlarmış. yani, siz ya da ben uyuyakaldığımız zaman, ya da uyuklarken, boşluğa yuvarlanıp tam yere değecekken bir çeşit baş dönmesiyle kendimize geldiğimizde, yalnızca, ağaç üstünde yaşayan atalarımızın duyduğu ırksal kalıtım anısıyla iletilmiş duygulan yeniden yaşamış oluyormuşuz.
    ....
    siz ve ben yerde paramparça olmayan şanslı ataların soyundan gelmekteyiz.."
  3. jack london tarafından yazılmış ve 1906'da dünyaya sunulmuş, evrimsel zincirin muhtemelen homo habilis'in hükmündeki kısmını konu almış bir romandır. london'ın bilinmeyen bir yönü de darwin'e olan hayranlığı ve öjeni sorgusudur ki belli başlı alanlarda kitap darwinci evrimsel psikolojiyi tam anlamıyla anımsatmaktadır. dili oldukça anlaşılır, bilimsel zeminde ise sallantıda bir konu örgüsüne sahip roman; aşka, korkuya, ihtiraslara ve filizlenen yepyeni duygulara yer verirken, imgesel boyutlarının aslında ne kadar kafa karıştırıcı ve karmaşık olduğunu bize düşündürmektedir. ayrıca, muhtemel bir üst evrim basamağı olan türün öjenik yeteneklerine ve yapay seleksiyona; doğaya karşı verilen mücadele ve önlemlerle de doğal seleksiyona, kolay anlaşılır örneklerle değinmektedir. bilimsel önermeleri bir kenara bırakılırsa; sade ve akıcı dili, olay örgüsünün kaliteli dizaynı ve dönemine göre belki de avangard tarzı ile okunası, hatta okunması gereken bir kitaptır denilebilir. ayrıca konu ilginizi çeker ve ilginç ama etkileyici başka davranış örneklerine şahit olmak isterseniz de darwin'in "hayvanlar ve insanlarda duygular" adlı eseri tavsiye olunur.