1. "unutmak diye bir şey yok, önemsememek diye bir şey var" ... babam bunu dediğinde "unuttuğum bir şeyi nasıl önemseyebilirim" diye ergen ergen konuşurdum. ama adam doğru söylüyor, bir şey önemsendğinde kendisini unutturmuyor.
  2. iyi bir haber verdiğimde söylenendir "biz kimseye kötü bir şey yapmadık ki, senin işlerin yolunda gitmesin" öyle bir cümle ki hayata karşı iyi olmasında bile çocuklarının payı olduğunu belirtiyor ve hayatı gerçekten söylediği gibi yaşıyor.
  3. sahip olamayacağın bir şeye bağlanma. sonra öyle hasretlik çeker durursun.
    bağlanmak istemediğin şeylere de uzun uzun iç çekerek bakma. ben mesela atlara bile uzun uzun bakmıyorum...
  4. "adam ogluna bağ bağışlamış oglu bir dal üzüm vermemiş"
    (laf sokmak isteyince kaçış yolu bu)
  5. "bu çeki al, kızımın peşini bırak delikanlı"
  6. "sonra da köşe olursun." (köşeyi dönmek)

    pek konuşmaz. konuşunca da böyle oluyor. insandan hiç mi aforizma çıkmaz arkadaş. niye hiç tespit yapmıyor bu adam.
    yok
  7. "senin anan yuzunden oldu boyle. anan olacak orospuya git sor."

    bu cumleyi yazarken uc bira daha ictim. yazamiyorum ayrintilari. birgun anlatirim hikayesini.
  8. "düşe kalka öğreneceksin, ben sadece yarana tükürüğümü sürebilirim. şimdi bilmiyorsun ama ilerde öğreneceksin, babaların tükürüklerinde büyülü bir iyileştirici güç vardır. "
    o zamanlar inanıyordum bunu. düşüp dizlerim falan kanayinca babama giderdim o da bi mendili diliyle ıslatıp yarama sürerdi. daha çabuk geçiyormuş gibi gelirdi.
    aslında düşünüyorum da, galiba hala inanıyorum ben buna, bir yerim azıcık kesilse ya da başka bi şekilde kan aksa aklıma geliyor. inceden gözlerim doluyor. ahh romantik olmak çok zor vesselam.
  9. ''babana bile güvenme''
    başkada bir şey hatırlamıyorum..
  10. "ilk intiba önemlidir oğlum"