friedrich wilhelm nietzsche

Kimdir?

friedrich wilhelm nietzsche "güç istenci", "üstinsan", "bengidönüş" gibi özgün fikirlerle tanınan varoluşçu alman filozof. nietzsche'nin felsefe öğretisi, kendi çağına tümden bir karşı çıkış olarak görülmektedir. kendisinin bütün derdi, insanı akılcılığın kıskacından kurtarıp kendisi üzerinden düşünmesini sağlamaktır. ona göre tanrı ölmüştür ve insanlar dünya'da yapayalnız kalmışlardır. bu yüzden insanlar tanrı'dan bekledikleri umut ve istekleri bir kenara bırakıp kendilerini dünya'ya adamalılar. böylelikle düşünce ile yaşam arasında bağ kurulması daha kolay olur. nietzsche, insanlara yeni değerler getirmeye çalışarak güçlü insanların egemenliğinde, çoğunluktan ibaret olan ve sürü olarak nitelendirdiği insanlıkta ilerlemenin mümkün olduğunu ileri sürmüştür. sürü kendini feda ederek üst insanı belirleyecektir. üst insan benim diyebilen, kendi gözleriyle gördüğü gerçekliği belirleyen insan olarak görülmektedir. bütün varlığın temelinde daha güçlü olmaya yönelik irade vardır. nietzsche'ye göre, insanoğlu sadece kendini korumak ve yaşamak istemez aksine asıl isteği daha da güçlü olmaktır. din, ahlak, çağdaş kültür, felsefe ve bilim gibi konularda eleştiriler yazmıştır. nietzsche'nin etkileri felsefede, egzistansiyalizm ve postmodernizm üzerinde olmuştur. değerlerin göreceliğini savunmuş, "iyi" ve "kötü" kavramlarını sorgulamış, eleştirmiştir. kendisini "filozoflar içinde ilk psikolog" olarak tanımlayan nietzsche, psikanaliz'de kullanılan "bilinçaltı" (id) kavramından ilk kez bahseden kişi olmuş ve bu yönüyle sigmund freud ve psikanaliz'i etkilemiştir. kıta felsefesinde ve analitik felsefede alternatif yollar göstermiştir. yaşamı olumlama, bengi dönüş, anti platonizm onun felsefesinin temel taşlarıdır. nietzsche, erken ölümü ve hastalığı nedeniyle, "ne ahlaksal idealini, ne de trajik şiirini gerçekleştirebilmiştir.



  1. düşüncenin merkezine insanı koyarak, insan üzerine çarpıcı ve yıkıcı düşünceler dile getiren übermensch.
    okuyanın zihnine ve düşünce yapısına derinden tesir eder. herhangi bir etki tesir etmiyorsa, bunun nedeni okuyanın yeterli derinliğe sahip olmamasıdır.
  2. tanrıyı öldüren adamdır. olmadı değil mi? çoğu dine göre saçma bir girişim oldu. her şeyi bir kenara bırakalım ve en başa dönelim!

    n’nin babası bildiğiniz üzere bir rahiptir ve dinine bayağı bir bağlıdır haliyle çocuklarını da bu görüş ve inançla büyütmüştür ömrü yettiği kadar tabii. rahip baba bir anda aniden hastalanır ve ölür sonraları anlatılana göre beyninin 1/4’ü yok olmuştur. haliyle geride kalanlar için korkunç ve beklenmedik bir ölüm. n bu ölümü düşünür, düşünür ve mantıklı bir sonuca varamaz çünkü babası kendini dine adamış bir insandır ve durduk yere neden böyle bir acıyla veya böyle bir cezayla yüzleşmek zorunda kalır? genç yaşlarında bu sorulara cevap arayan n dinden biraz uzaklaşır ve bilime yönelir. biraz yunan birazda alman filozoflara merak salar ve okudukça okur, okur ihya olur.

    hatırladığım kadarıyla kendisi eğitim hayatına hukuk okuyarak başlar fakat bu adalet, hak hukuk işleri pek sandığı gibi ilerlemez ve soğur bırakır sonra arkadaşları sayesinde müzikle tanışır işte bu! der ama o da olmaz. okur, gözleri acıdan yanana kadar okur. sonra sindirdiği şeyleri yazmaya koyulur ve sonra n doğar!

    bir kadını sever, reddedilir sonra aynı kadını yine sever ve yine reddedilir sonra... hayata küser bir süre boyunca ve yine yazmaya başlar. peki n’yi n yapan nedir? okudukları mı, anladıkları mı, anlattıkları mı, yaşadıkları mı? bana soracak olursanız ilk tetikleyici unsur yaşadıklarıdır ve sonrasında aklını kurcalayan sorulardır devamı zaten kendiliğinden gelir.

    belli bir dine inanlara saygısızlık etmek istemem en azından ben istemem n’yi bilemem. tanrıyı öldüren adam derler n’ye ama inanamayan veya inanmayan her insan kendi tanrısının katilidir. sorun var ya da yok değil farkındaysanız ki zaten olmayan bir şey son bulamaz.