-
Tdk saygı için iki anlam vermiş. saygıBirincisi bu tartışma için sorunlu çünkü "büyüklük, kutsallık, ölçülü davranma" gibi öznel kavramlar içeriyor. İkinci tanıma ise kimsenin itirazı olmaz sanırım. Kimse kimseyi rahatsız etmesin, rahatsız etmekten çekinsin. -
inanmadığın şeyler hakkında karşıt tezleri savunmak doğru ama bu tezleri haklı çıkarmak uğruna her türlü pisliği yapmak doğru mu? bunun ayrımına varınca saygı duyulup duyulmaması gerektiği de anlaşılır bence. -
insan inanmadığı şeye zaten saygı duamaz fakat saygı göstermesi gerekir evet. tabii eğer o "şey" kendisine zarar vermiyorsa. -
saygı duymak zorunda değiliz.
bize verilen ahlaklı davranış biçimlerinde herşeye saygı duymamız gerektiği söylendiği, bu yönde düzeltildiğimiz için de insan kendisine ve youserlara bu soruyu sorgulatıyor.
tabi ordan biri saygı duymamayı küfür sallamakla eşleştirecek şekilde anlayacak ama dikkat edin saygı duymamız gerekmez dedim terbiyesizlik yapın demedim. -
değiliz efem. yapılması gereken saygı duymamak ama saldırmamak olmalı. böyle durumlarda dudaklarınızı kapalı tutmak ve ağzınızın bir kenarını hafifçe yukarı çekmek olmalıdır. dikkatli olun sadece bir kenarını. çünkü tek taraf saygı duymadığınız, iki taraf onayladığınız anlamına gelir.
ayrıca bir öneri daha; kimsenin fikrini değiştirmeye çalışmayın. bırakın on yıl sonra gerçeği öğrensin. "hasssittir, harbi öyleymiş lan. amma uyumuşum ha!" sözünü duymanın zevki hiçbir şeye benzemez. tabi bu sözü kendinize söylemediğiniz sürece. -
genelleme olarak bakıldığında "evet, saygı duymalıyız." diye verilebilecek bir cevap, son dönem algıda seçicilik örnekleriyle birlikte geldiğinde "kesinlikle hayır." diye cevaplanabiliyor. adamın birinin bir yeri patlatarak, yoldaki sivili öldürürken inandığı şeye ben nasıl saygı duyayım ki! -
inanca değil, inanma hakkına saygı duyulur. "istersen bir taşa bile tapabilirsin ama tek istediğim onu bana fırlatmaman". -
inanmak yada inanmamaktan ziyade,
mesela, islama karsi saygim büyük ama cogu müslümana karsi saygi duymuyorum, hatta bu inanca karsi yaptiklari haksizliklardan dolayi, onlara karsi savasmayi bir görev biliyorum, onlara saygi göstermekten cok. -
saygı ne önce onu konuşalım. herkesin dilinde bir saygı vardır ve herkes işine gelince bu lafı çok güzel kendi lehine kullanır ama nedir bu saygı?
"değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu, hürmet, ihtiram" (tdk)
saygı neydi, saygı duyguydu. tanımdaki en önemli kısımlar, sevgi ve hürmet duygusu. bu duygular, bir zorunluluktan doğamazlar. mümkün değildir bu. o yüzden zorunda olunduğu için yapılan şey saygı duymak değil başka bir şeydir. saygı, karşısındaki insana hak verme ve empati kurabilme yetisiyle ilgilidir.
misalen; dinin ve kültürün, içinde yetişilen toplumun ürünü olduğunu bilenler, başka kültürlerin de farklı olmadığını bilir; her ne kadar ters gelen adet veya gelenek görse de bunlara saygı hisseder. bunun dışında bu tür konularla alakası olmayan birine, zamanında kızların bekareti evlenmeden önce törenle başkaları tarafından alınıyormuş dersen, öyle şey mi olur lan, amk ben onların, derler. tabi aslan sadece seninki kültür. diğerlerinin ki mayonez.
toplumda çoğunlukta olan kültür veya inanç azınlığı bastırır. güçlü olan taraf bunu çok güzel biçimde kullanır ve biz en son, "inanmıyorsak saygı duymak zorunda mıyız" diye sorarız. zaten bu soruyu soruyorsak saygı duymuyoruz demektir.
doğru soru şudur: "inanmıyorsak saygı duyuyor gibi davranmak zorunda mıyız? işte buna eve, zorundayız. çünkü aslında saygı duymadığın o inancın sahiplerinden daha güçsüzüz. o toplumdan uzaklaşıp istediğimiz saygısızlığı yapabiliriz. ya da bir gün onlardan güçlü olduğumuzda, ki o zaman kimse bunu sormaz.
not: biz ve siz zamirleri, herhangi bir kişi ya da zümreye atıf yapmak değil, sadece konuyu açıklamak üzere kullanılmıştır. -
saygı duymak o kadar da zor bir şey değil. sadece dini inanışlara değil insanların her türlü tercihine saygı gösterilmesi gerekir. çünkü karşındaki bir insan. bir insandan farklı düşünebilirsin bunun bir çok sebebi vardır : sen çok kitap okumuşsundur , o az okumuştur, sen farklı kültürler görmüşsündür gezmişsindir o gezmemiştir, sen afrika'da doğmuşsundur o asyada doğmuştur vs. buraya farklı düşünmeyi tetikleyen faktörleri yazmaya kalksam ömür yetmez. bu kadar çok etkenin olmasından ötürü her insan orijinaldir , hiç kimse birbirinin aynısı değildir. bu yüzden sen senden farklı düşünen insanlardan kesinlikle nefret etmemelisin çünkü bunun kadar doğal bir şey yok. mesela inanç olarak düşünürsek fareye tapan insanlar var bu kişilere ve inancına saygı göstermeliyiz. sen buna inanmıyorsan sana çok saçma gelebilir ama belki sen onunla aynı toplumda büyüseydin sen de o dine inanıyor olabilirdin. olaylara biraz çerçeve dışından bakmak lazım. bize göre bazı inançlar , tercihler çok saçma gelebilir ama aynı şekilde o seçimi yapan kişi de bizim inancımızı saçma bulabiliyor çünkü biz farklıyız ve farklı düşünüyoruz. kimsenin kimseye bir üstünlüğü yok , eğer sen kendi fikrinden gerçekten eminsen düzgün bir şekilde karşındakiyle münakaşa edebilirsin ama onu zorlayamazsın. iyi-kötü toplumlara göre değişse de yine de genel doğru-yanlış kanıları vardır ve eğer sen gerçekten kendi düşüncenin doğru ,karşındakinin düşüncesinin yanlış olduğunu düşünüyorsan onun yanlışına sövmektense ona doğru bildiğin şeyi anlatmak daha doğrudur . eğer kabul etmiyorsa saygı duyup hayatına devam etmelisin çünkü senin sorumluluğun anlatmaktır o kişi kabul eder veya etmez onun problemi. "karanlığa sövmektense bir mum yakmak yeğdir" diye çok hoş bir söz vardır. sen mumunu yak , varsın faydalanmasınlar , önemli olan senin üstüne düşeni yapmandır. son olarak kendi düşüncene saygı gösterilmesini istiyorsan sen de başka düşüncelere saygısızlık etmemelisin. saygı karşılıklıdır , saygı toplumların huzur içinde kalabilmesi için gereken temel bir insani sorumluluktur. saygısız bir kişi , ne saygı görür ne de sevgi. saygı duymak bu kadar kolay , saygısızlığın götürdükleri bu kadar çok ve saygının getirdikleri de bir o kadar çok iken bu temel sorumluluğu yerine getirmek insana çok şey kazandırır. basitleştirerek özetleyecek olursak : kişinin kendisine saygısı varsa başkalarına saygı göstermelidir.