-
ülkede olan pek çok olayla birlikte çökertilmek, sindirilmek istenen cinsim. güzel yerden giriyorlar cerrahi müdahaleye doğrusu. kadın her şeyin başı, bir neslin öğreticisi ne de olsa. kadın sönük, pısırık, eğitimsiz.. kısacası "pasif" kaldıkça istedikleri gibi borularını öttürebilirler.
eskiye nazaran kadınların farkındalığının daha da arttığını düşünüyorum ben. bunun yanı sıra çok ama çok fazla kadın üzerinden hesap kitap yapıldığı ve eskiye göre daha çok kulağımıza gelip gözümüze sokulduğu için de tersi bir durum varmış etkisi uyandırılmaya çalışılıyor.
kadın ister anne olmak istesin ister istemesin, önce kadındır.. doğurganlık üzerine kurulu bir biyolojiye sahip canlı olarak neyi nasıl istediğine sadece kendisi karar verebilir, vermelidir. kaldı ki bunun için gelişmiş son derece ileri bir zekaya da sahiptir. bu farkındalığa erişmiş her bünye aksini iddia edemez.
ama anahtar kelimemiz: farkındalık
etrafımda son derece eğitimli ve rahat koşullarda yaşayan kadın var. ama derin ve dilsiz bir kabullenişe teslim olmuş. toplumda yer etmek adına, toplumun dayattıklarına o kadar razı ki... yeri geliyor çıldırıyorum ben laf anlatırken bu tarz insanlara, zaten kabul de etmiyor. bu farkındalık kazandırma durumu ailede başlıyor kanımca. ama herkes şanslı doğmuyor. ee o zaman? idrak yollarımızı olabildiğince açmaya çalışmalıyız kadın olarak. neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilmeli, araştırmalı, okumalı, gözlemlemeli... 5 duyumuzla da vantuz gibi yapışmalıyız hayata.
kabullenişlerden kurtulamayan kadın(lar) gerçekten her türlü tavra kendilerini gebe bırakıyorlar. zamanın getirilerini lehimize çevirip kendi özgürlüğümüzün farkına varmalı, benliğimizi kazanmalıyız..
****
ben bu kadar dil döküyorum ama kadın-erkek ayrımlarından hoşlanmayan bir insanım.erkeklerin de yaşadıklarına şahidim, dahası hislerine kulak veriyorum elimden geldiğince. -
bi' tanesi var, bayılıyorum ona. -
dünyanın en güzel varlığıdır kadın. ha kıymeti bilinmiyor, hak etmediği şeylere maruz kalıyor, orası çok üzücü. -
üreme sistemindeki jeopolitik konumu gereğiyle çok yanlış anlaşılmış varlıktır. -
kadın yaşamın sebebidir, ilk olandır.
"nerede bir kadın görseniz saygı ve sevgide aza kalmayın, şüphesiz biz onları dünyaya güzellik ve bolluk getirsin diye gönderdik"
kelimeler ve hitap şekilleri değişse de, bu metin 5000 farklı dinin ortak öğretisidir.
bilimsel açıdan bakıldığında da yukarıdaki metinden farklı bir sonuç göremeyiz.
kadın dinin ve biliminde ortak öğretisidir.
gelişmiş toplumlar incelendiğinde göze çarpan ilk detay, kadın erkek eşitliğini toplumsal ve yasalar karşısında sağlanmış olmasıdır. üretimde ve aktif sosyal yaşantının her alanında kadının varlığı toplumu daima ileriye taşır.
insanlık tarihini daha ileriye taşıyacak olanlar kesinlikle kadınlardır. -
seçtikleri erkeği onaylatma gereksinimi birey olamadıklarından kaynaklanıyor. türkiye'de kadınlar genel olarak 35 yaşından sonra kendi ayakları üzerinde durup kendi karar verebilir duruma geliyorlar yani birey olmaya başlıyorlar. -
bence o bagnazlar ne kadar bagnazsa sizin onlara verdiginiz bu tepki ve kuyruk aciniz daha da bagnaz. -
eskiden kadın değerliydi. şiirler , şarkılar yazilandi . ağır başlı davranırdı çünkü o değerli ve peşinden kosulan olması gerekiyordu ..
kadınlarin kendi aralarında saygilari vardı ve inanılmaz guclulerdi . eskiden kadınlar birey hissediyordu çocuklarını tek başına görgülü , kültürlü yetiştirirlerdi ve bundan şikayet etmek yerine ,durumun farkında bir şekilde erkeğe herşeyini bağlamadan yasayabildiler ..
gülümsemek bile usulü ile yapılan bir eylemdi ,toplumda adab-ı muaşeret ,yazılı kanun gibiydi insanların ruhuna işlemiş ve özgürdü kadın giyimi zarif alımlı güzel olan herşey üzerinde ,yüzünde ,saçında, ellerinde birikirdi ruhu güzel insanların yüzlerinde çok farklı bir güzellik olur yani bana göre bu böyle , işte öyle güzelmiş hayat o dönemlerde .. -
"bilmeyene nefs bilene nefestir..."
şems-i tebrizi.
olmadığım için bazen mutluluk duyuyorum. ki bu topraklarda kadın olmak, erkeğin yüreğinde olan harc değildir. kadın olmak zordur bu coğrafyada. ismini hatırlamadığım bir şaire göre; sırası ahırdaki öküzden sonra geliyor. bana göre sırasını kurdu oldu hem cinsine nispet olsun diye erkeğe peşkeş çekiyor. kadınların dayanışması topluma çekidüzen verir. fakat bu dayanışma toplumumuzda hiç olmadı ve maalesef olmayacak gibi görünüyor. kadın, kadınlar her daim erkeklerin değirmenine su taşır. değirmenin taşı öğütür, ezer, unufak eder. bereketin remzi olan kadın çoraklaşır, kurur, kanar.
olmasaydı, olmazdık. -
bıktım ya sizin bu kadınlar üzerine yapacağınız yorumlarınızdan
okumayan düşünmeyen beyinlerinizden
evrimsiz dar düşüncelerinizden
bırakın kadınlar üzerine kafa yormayı kendi üzerinize düşünün ya !!!
ne diyeceksiniz de dünya ve kadın değil insan değişecek
kendinizi eleştirin aşırılıklarınızla yüzleşin ve mümkünse onları törpüleyin
insan bu kavrama kafa yorduğunuzda bir şeyler değişir belki
umudum yok ya neyse...