• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (7.72)
Yazar buket uzuner
kumral ada mavi tuna - buket uzuner
roman, kuzguncuk'ta geçmekte olup; başta orada yaşayan tuna ve aras'ı kapsamaktadır. daha sonra iki ünlü çiftin (şarkıcı-oyuncu) mahalleye yerleşmesi ve tuna ile aras'a bir üçüncü kişinin, yani ada'nın hayatlarına girmesiyle devam eder. ada, romanın adından da anlaşılabileceği gibi kumral, tuna da gözleri mavi olduğu için mavi tuna olarak anılır. ada, tuna için "mabelim" adını seçmiştir. bu isim onların evinde tuna'nın ilk defa gördüğü ve tattığı bir cikletin markasıdır. ada'nın şair olan dayısı, çocukluk dönemleri boyunca onlara hem fikri, hem edebi birçok şey katmıştır. öyle ki, kitabın sonlarına doğru ada, kendi açıklama ve savunmasını yaparken şair dayısı için "ensest aşkım" tabirini kullanır. aras, ada'nın ilk sevgilisi, ilk erkeği, yegâne aşkıdır. ada, yine kendisinin söylediği gibi mabelini sevse de, büyük gururu ve alkış merakından dolayı aras'ı seçmiştir. mabeli onun yaşca küçüğüdür. tuna'da ada hep bir eksiklik, bir ukde olarak kalmıştır. romanda adı geçen ada'nın kuzeniyle evlenmiş ve öğretmen olmuştur. ada ise herhangi bir meslekte sabit kalamamış, en sonda fotoğrafçı olmuştur. tuna, roman boyunca yer yer iç savaş formlarından, gelgitlerden bahseder ve içinden geçer.


  1. her okuduğunuzda kitabın farklı bir katmanını keşfedersiniz.
    ilk okuduğumda mabel'in ada'ya olan saf ve çaresizlik dolu aşkı beni içimde bir yerlerde yakalamıştı. mabel'i kendi tüm çaresiz aşklarımla kendimle özdeşleştirmiştim.
    bir sonrakinde ise mabel'in seferberlikle askere gidişini anlatan kısımda mabel'in kendi iç savaşını algılamaya, kitaba bir de o kısımdan bakmaya başlamıştım.
    her okuduğunuzda bir öncekinde arada atladığınız ufak tefek ayrıntıları farkeder kitabı baştan anlamlandırırsınız.
    güzel akıcı bir hikayesi ve yazarının ne anlatırsa anlatsın peşinden sürükleyebilen bir dili vardır; belki de kitabı bu kadar enfes yapan da budur.
    bir yerlerinde atilla ilhan, çolpan ilhan ve sadri alışık' selam gönderir. bu kadar da içtendir işte.