1. daha önce açmayı düşündüğüm baslikti bu, ekşide gördüğüm saçma sapan yorumların benzerini burada da görmeye başladım, konuya bir kaç açıdan yaklaşmak istiyorum.
    bir dilin gelişimi, o dili kullanan halkın düşünce yapısı ile paralellik gösterir. bir kelimenin ne anlamlar taşıdığı, o kelimenin arkasında tarihsel bir sürecin olduğu ve toplum hafızasının ürünü olduğu gerçeğini haizdir. bu açıdan "jin" kelimesinin hem yaşam hem kadın anlamlarını içermesi tesadüfi değildir.
    gelelim kürtler kadına değer vermiyor berdel var abi oralarda berdel iddialarına.
    bu başlığın bu noktaya çekiliyor olması türkiye halklarının ne kadar sloganlardan ve ezberlerden beslendiğini göstermesi açısından manidardır, bu bir.
    kürtler tarih boyunca dindar bir toplum olagelmişlerdir. fakat son 30 yıl, kürt hareketi sosyalizm temelli bir siyasi davaya başlayınca halkta bazı sosyolojik değişimler de meydana gelmiştir.
    hdp de yerel yönetimlerin her biriminde eş başkanlık sistemi mevcuttur ve kadın hiç olmadığı kadar siyasetin ve yaşamın içindedir. belediye perşembe günlerini kadınlar için ücretsiz toplu taşıma günü ilan etmiştir van'da. bununla birlikte kız çocukları arasinda okula gitmeyen her geçen gün azalmaktadır.
    bundan 40-50 yıl önce beşik kertigi, berdel vb uygulamaların olduğu bir gerçektir ama ben hiç bir ornegine rastlamadım daha.
    şimdi soru şu: kadına değer veriliyor mu? kadınlar ne kadar özgür?
    türkiye'de kadına şiddet, kadın cinayetleri ne ise buralarda da o. ezberden atıp tutanlar norveç'den yazıyor sanki. son yıllarda kadının özgürlük alanı genislemistir kürt toplumunda ama bu hala sembolik gibi duruyor ve daha çok yol kat edilmeli.
    ve son bir şey, kadınlı erkekli, bu kadar cehalete batmisken, çok da iyi şeyler beklememek lazım ne doğudan ne batıdan.