1. -yitik satır başları-

    akşamları özellikle geceleri.. gelir bir garip giz.. oturur masaya.. oturur da çöker adeta.. ne çöküş heyhat! teri soğumadan konuşur.. ‘’kalk’’ der.. ‘’aynaya bak!’’ bakamaz aynaya.. nefes almaya dahi mecali yoktur.. kırgındır. ‘’benim aşkım uymaz öyle her saza’’ der.. ‘’zaman der’’ sonra garip, ‘’zaman eskitti bizleri.’’ gözümün feri mezara teşne..

    ah.. inan bana.. kabul edemiyorum bunu. bu soğukluğu, bu sessizliği.. yıllar oldu.. yıllar oldu ve hala bu kanlı ellerimden gitmedi sesler.. kulaklarımda hala kahkahalar.. evet.. eskidik.. kalktı masadan eski dostlar.. evet, ve yine eskidik biz..

    fotoğraflarda asılı kalangülümsemeler.. ince bir sızısı kalan, kesik gülüşlerin.. günahlarımız.. sevaplarımızı yutacak günahlarımız.. ama ah.. o gülüş.. o gülüş hala taze.. hala minnacık yüzündeki bir çiçek…

    akşamları özellikle.. geceleri.. gelir bir garip. oturmaz hemen. bakar yüzüme baştan aşağı süzer beni.. tutmaya çalışır elimi. hayır, henüz değil.. gitmek daha zormuş.. bir sefer dahi bir yere gitmek, bir yerden gitmek.. hayır.. henüz değil.. ellerin.. ne kadar da güzel.. oysa ben, sana gelemeyecek kadar sevmiştim seni.. oysa.. ellerin ve parmakların.. ne güzellerdi öyle..

    açma perdeleri! görmesin seni kimse. zaman çabuk çabuk geçiyor işte.. saatler 12’yi vurdu mu kirli çakallar uluyor göğe doğru inceden inceye.. ah.. geceleri.. geceleri daha acıyor şuram. neden özellikle geceleri diye düşünürdüm bir vakit.. acıyor içim geceleri… acıyor. şuram.

    esrarlı bir sigaradan derin nefesler çeker hikayemiz.. başlamadan biten.. ne çabuk sevdim seni. kırgınsın bana. bilirim. utanırım gelemem. görürüm seni, gidemem… bir gün gözlerime dokundu gözlerin. gözlerin oldu gözlerim. göz..

    akşamları özellikle.. geceleri.. gelir bir garip bir sızı.. oturur şurama.. masama.. odama… gitmez.. ağlatmadan gitmez..

mesaj gönder