• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (7.86)
room - lenny abrahamson
24 yaşındaki joy (brie larson), 7 yıl önce old nick (sean bridgers) dediği bir adam tarafından kaçırılmış ve o günden bu yana evinin arkasındaki küçücük bir kulübede jack ile tutsak olarak yaşamaktadır. gerçek dünyayı hiç bilmeyen oğlunu bu idare etmeye çalışsa da bir gün gerçek dünyayı da tanıması gerektiğini anlar. bu hapis hayatından binbir güçlükle kaçarak ailesinin yanına sığınan joy için şimdi bir başka zorlu sınav başlayacaktır. gerçek hayatla hiç karşılaşmamış jack'i yepyeni bir hayata adapte edebilmek, aynı zamanda kendi hayatına da kaldığı yerden devam edebilmek.
  1. filmlere ağlamam, gerçekten!
    ama bu filmin iki yerinde ağladım. yazdıklarım film hakkında ip uçları içerebilir!
    yıllarca zorla alıkonulmuş bir genç kız ( ki kaçırıldığında daha da küçükmüş ) yaşamaya zorlandığı o küçük odadan çıkmayı başarabildiğinde lise arkadaşlarının fotoğraflarına bakıp çocuğuna şöyle demişti: onlar mı hiiiç hayatlarına öylece mutlu mesut devam ettiler. arkadından bir isyan yaşamıştı.
    lanet olsun sana anne; sırf senin yabancılara merhaba de, kibar ol, yardım et demen ve beni böyle yetiştirmen yüzünden bir ada'm tarafından tam altı yıl alıkonuldum.
    işte burda çok ağladım. siz çocuklarınızı iyi bir insan olsun diye uğraşıp didinerek yetiştirirken birileri onların iyi niyetini suistimal edebilirdi bu ihtimali hiç hatırımıza getirmediniz. çünkü biz ya da siz iyi niyetliyiz.
    ağlarken şunu demiştim:
    lanet olsun sizin gibi iyi niyet avcılarına; allah belanızı versin!
    elimden ne gelirdi ki?
    ve o odada altı yıl kalan bu kadının o iğrenç adamdan güzeller güzeli bir çocuğu vardı. işte yönetmenin içimize çizik attığı yer burasıydı.
    kadın yaşadıklarını hiç unutamayacaktı çünkü o zorunlu birliktelikten bir çocuğu vardı. onu seviyordu tabii!
    ama sizi kaçıran, hayatınızı mahveden bir odaya tıkan günyüzü göstermeyen ve iğrençliklerine alet eden, mecbur bırakan bir ada'mın da parçasıydı. dışarı çıktıklarında zavallının intiharı denemesi de anlaşılabilir bir hareketti.
    ve bir masum, o kötü anların çocuğu yine de saçlarıyla annesine güç verdi.
    ne filmdi ama!
    dışarda bunların yaşanabildiğini okuduğumuz haberlerden az çok biliyoruz. ama bize bu haberlerin perde arkasını aralayıp bunu da düşün diyen yönetmenler var ya!
    işte onlara sadece gözyaşlarımla anladım sizi diyebiliyorum.

mesaj gönder