1. sonunda tatma şans(sızlığ)ına eriştiğim acımtırak duygu.
    şimdi üstüne bir ton karmaşık laf kalabalığı yaparak iç hesaplaşmamı tamamlamaya çalışacağım, çünkü kafamda dönüp duran tüm bu düşünce yumakları onları yazıya dökmedikçe yarım ve anlaşılmaz.
    aşamalardan geçiyorum, önceleri acımın biricik ve kimseyle benzeşmez olduğu sanrısına kapıldım şimdiyse çokca alelade ve değersiz olduğu inancına.
    güzel şarkılar dinledim, öfkeli şarkılar, sakinleştirici şarkılar, nasihatler.
    dostuma yazdım, beni rahatlatmasını ve umudumu kaybetmeme engel olmasını istedim içten içe.
    hayatımda ilk kez birine güvenme ve kalbimi açma cesaretini gösterdim, beni bana değer verecek birisi olduğuna inandırdı. gözlerimin içine çok gerçek baktı, beni olduğumdan çok daha fazlası olduğuma inandırdı.
    çok sürmedi tüm bu dengeyi alt üst etmesi. hızlıca bana kendimi hayatına zorla sokmuşum gibi hissettirdi, aşk dilenen nevrotik yapışık zavallı biriymişim gibi. anlamadım neden, soramadım.
    sordumsa da cevap alamadım.
    yazdım, tüm samimiyetimle yazdım, cevap alamadım. tedbirli de oldum, aptalca cesur ve açık da oldum. cevapsızlıklar ve belirsizliklerde boğuldum.
    sorun bende miydi, zamanlama mı yanlıştı, düpedüz aptal mıyım ya da her şeyi kafamda mı yaşadım bilmiyorum. yakında iyi olacağıma inanıyorum, bunları da dönüp baktığımda "acımı yaşadım, onunla yüzleştim" demek için yazıyorum.

mesaj gönder